Fakat hepimiz biliyoruz ki, İstanbul Sözleşmesi kadına yönelik şiddetin önlenmesi için hazırlanmış bir sözleşme değildir aksine aileyi hedef alan bir projedir. Ne acıdır ki, Avrupa Birliği sevdasına kapılan mevcut sistem tasvip edemeyeceğimiz nice icraatlara imza attı. Bunun için her şeyi göze alan iktidar 2004 tarihinde Türk Ceza Kanunu’nda yer alan zinayı suç olmaktan çıkardı. 2011 tarihinde imzalanan İstanbul Sözleşmesi ise 14 Mart 2012 tarihinde oybirliği ile onaylandı. Sözde bu sözleşme ile şiddetin önü kesilecek ve her şey güllük gülistanlık olacaktı. Ancak görüldüğü üzere aileyi hedef alan İstanbul Sözleşmesi şiddet ve nefreti daha da tetikleyerek eşleri birbirine düşürdü.
Devamı: https://www.milligazete.com.tr/makale/4806218/fatma-tuncer/adimiza-yazilmis-senaryolar-2
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.