Hayatımıza musallat olan bu klişeleri eleştirel bir okumaya tabi tutarak yol almalıyız. Kavramları netleştirmek, dili, düşünceyi berraklaştırmak durumundayız. Eğitim derken ne kastettiğimizi, eğitim adı altında sürdürdüğümüz faaliyetlerden neyi elde etmeyi umduğumuzu, bütün bunların gerçekçi olup olmadığını ve çok daha önemlisi bütün bu faaliyetin ahlaka, adalete, özgürlüğe halel getirip getirmediğini bilmek zorundayız.”
Türkiye’de bir mevzuyu konuşmaktan, bir mevzunun hal yoluna nasıl koyulacağından bahsettiğimizde insanlar o mevzuyla ilgili klişelerin tafsilatlı bir dökümünün yapılmasını anlıyorlar. Hayatımızın tüm alanlarında olduğu gibi eğitim alanında da maalesef vaziyetimiz böyle. Söylemi kafiyeli kullanırsanız ve yeteri miktarda da hamasete bularsanız klişelerin sorun çözücülüğünden şüpheye düşmezsiniz artık! Hayli yüklü şuuraltımızda hangi noktalara vuracağını bilen ayartıcı bir dil tarafından efsunlandığınızı hissetmezsiniz. Fedakâr öğretmen, milli müfredat, kronik sorunları çözen sihirli değnek eğitim gibi ne dediği, neye değdiği belli olmayan bu dil bırakın sorunu açıklığa kavuşturmayı tersine soruna karartma uygulayan en önemli faktöre dönüşüyor.
Devamı: https://www.maarifinsesi.com/2021/07/16/aldigimiz-zehri-ilac-zannetmek/
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.