• İstanbul 23 °C
  • Ankara 23 °C
  • İzmir 26 °C
  • Konya 26 °C
  • Sakarya 28 °C
  • Şanlıurfa 25 °C
  • Trabzon 19 °C
  • Gaziantep 24 °C
  • Bolu 20 °C
  • Bursa 28 °C

Ali İlbey'den: PKK'ya Destek Veren Kaatil Amerika, Komşularımız ve Âciz

Ahmet Doğan İLBEY


BU TRAJİK KONUŞMALAR TÜRKİYE'NİN BAŞINA GEÇEN HERKES İÇİN GEÇERLİDİR TÂ Kİ AMERİKA VE AVRUPA'YA MUHTAÇLIKTAN KURTULANA KADAR

Bu cümlelerin içinde doğru olan var; fakat yanlış olan, yani Amerika, İsrail gibi Batı'nın,
Türkiye'yi güçsüzleştirdiğini ve PKK ‘yı değişik yollardan halen desteklediğini söylemekte zorlanan ifadeler de var. Söyleyen iyi de, durduğu yerden konuşamaması ve dilinin bağlanması trajik. Bu, Türkiye'nin başına geçen herkes için geçerlidir. Ta ki Amerika ve
Avrupa'ya muhtaçlık bağımlılığını bitirene kadar… Evet “yenilgi yenilgi büyüyen zaferin geleceği” günleri beklemeli Türkiye.

Türkiye'deki bütün siyasî cinayet ve PKK ve benzeri terör hadiselerinin ardında, (görünürde başka ülke ve isimler olsa da) Amerika vardır. Bendeniz kendi adıma Amerika'ya kaatil diyebilmeyi davamın bir rüknü olarak görüp Amerika'ya karşı olmanın bütün celaliyetini taşıyan türkülerle talim ederim. Patenti solculara ait olsa da şu türküyü dinler ve kendimce Amerika'nın Türkiye'nin en gizil düşmanı olduğuna, hilekar ve kaatil bir “müttefik” maskesi kullandığı inancını taşırım hep.

“BÜTÜN İNSANLIK ADINA AMERİKA KAATİL KAATİL”

“Bütün insanlık adına /Amerika katil katil / Hukuk yapar kendi bozar /Amerika katil katil / Devleti devlete çatar / İt gibi pusuda yatar / Kan döktürür silah satar /Amerika katil katil / Gavurun alçak sarısı / Küstü dünyanın yarısı / Vietnam'ın pis karısı / Amerika katil katil./ Katil Amerika katil” türküsünü dinledikten sonra arkasından da “Ambargo mamborgo dinleme kardaş / Gelin Amerika kovulsun gitsin / Üsleri müsleri kalksın ortadan / Kendi toprağına savulsun gitsin…” 

Buna benzer türküleri çokça dinler, Amerikan, İsrail, İngiltere ve Avrupa Birliği aleyhtarlığımı yüksek dozda tutardım. 

YA DEVLET BAŞA YA KUZGUN LEŞE

Tarihimiz bize bu sözün ne manaya geldiğini iyi öğretmiştir. Ya devlet başa, ya kuzgun leşe: Ya hep, ya hiç demektir... Çok kararlı durumlarda kullanılan bir deyimdir... Ya devlet devletliliğini yapacak, ya da kuzgunlar, yani PKK terörü bizi elaleme küçük ve sefil düşürecek, her gün şehit haberleriyle millette moral kalmayacak ve zafiyet başlayacak. Devletin olmadığı yerde düzen ve kontrol biter, kargaşa başlar. Devlet başa geçmezse leş kargaları , yani PKK ve benzeri kanlı örgütlerin varlığı bir kabus olarak sürgit devam edecektir. Devlet asayişi sağlamak ve terörle adam gibi mücadele etmelidir.

PKK'YA DESTEK VEREN SAMİMİYETSİZ İSLÂMÎ KOMŞULARIMIZ

Ehlinin anlattığına göre, PKK, İran, Irak ve Suriye topraklarında çok rahat bir şekilde hareket ediyor. Hatta İran, bazı karakollarını PKK'ya terk etmiş durumda. Suriye ve İran'da PKK'lılara askeri eğitim veriliyor. Özellikle Irak üzerinden Türkiye'ye ciddi silah akışı oluyor. Bunun kaynağı İran da olabilir, Suriye de olabilir, bir başka ülke de olabilir. Bir gerçek var ki aynı dini paylaştığımız komşular da terörden zarar görmemize ve bölünmemize çanak tuttukları açık. Açılımın ki (Millî Mücadeledeki ve ilk meclisteki anlamından mahrum) yanlış ve basiretsiz uygulaması, PKK'yı sözde Arap Baharı'ndan mülhem bir Kürt Baharı başlatma eylemlerinin hızlandırıyor. Bunun arkasında gizil ve sinsi düşman Amerika ve İsrail şartlara göre kapalı ve dolaylı, hınzırane bir şekilde var. Şimdiler de PKK'ya Amerika'ya yakın durduğumuzu ileri süren İran, Irak ve Suriye PKK'ya basbayağı destek veriyorlar.

AH, TÜRKİYE DEVLETİ! SANA GELEN İSTİHBARATLAR DÜŞMANLARA DA VERİLİYOR



PKK'nı istihbarat gücü Türkiye'den fazla. İran ve Suriye'nin istihbarat desteği yanında en başta Amerika, İsrail, Fransa ve İngiltere'den istihbarat desteği alıyor. Evet, tarih tekerrür ediyor; ezeli düşman, yani Batı, gavurluğunu yapıyor ve yapmaya da devam edecek. Amerika'nın ve Avrupa'nın kucağına tam oturmayan ve asilime olmayan bir Türkiye tesirsiz hale gelene kadar bu gizli düşmanlık sürecek.

PKK ÜSTÜNDEN TÜRKİYE İLE SAVAŞ YAPILIYOR

Türkiye gerçekten sahipsiz ve yalnız bir ülke. Şüphesiz Atatürkçü cumhuriyet aydın ve idarecilerinin ve süre gelen bütün hükümetlerin de bu zemin ütünde hataları var. Hayret ki hayret! İran ve Suriye, PKK'ya silah ve lojistik destek veriyor. Mezhep ve akaid farkı olsa da bu nasıl bir aynı dine mensup olmanın tezahürü? PKK, İran, Irak ve Suriye topraklarında rahatça eğitim yapıyor ve semirip Türkiye'ye teröre gönderiliyor. 
Maskeli şeytan Amerika ise baştan beri bu bu oyun içinde kendi hegemonyası istikametinde İran'a saldırması için PKK'ya silah desteği yaptığı malum. Âciz Türkiye idarecileri ve istihbaratı “ N'oluyor” diye sorduğunda “ Merak etmeyin, bu silahlar İran'a karşı kullanılacak” diyerek susturmuştu aciz Türkiye idarecilerini ve istihbaratını.

Şu acı gerçeğe hazırlıklı olmalıyız. PKK'nın kanlı teröre eylemlerine göndereceği 18 yaş altı feda edebileceği hayli kurbanlık gençleri var. Türkiye'nin ise çarpık, İslam'dan ve millet-i beyzadan kopuk askerlik anlayışı yüzünden PKK gibi benzeri savaşlar ilerledikçe zihin ve gönüllerde bir soğuma başlayabilir. 

TÜRKİYE ÂCİLEN ASKERÎ YAPISINI ISLAH ETMELİ VE PKK YANDAŞLARINI TEHCİR ETMELİ

Türkiye'nin Batısı'nda kapitalist ve konformist bir tüketim içinde çoğalan ve zenginleşen azınlık ile yerinde sayan alt sınıf arasındaki uçurum terördeki askerî başarıyı azaltabilir. Öyle ki, adalet ve inanç birlikteliğinin samimiyetle olmadığı bir yer abad olamaz. Askerlik imkanları ve muhtevası mutlaka ciddi manada ıslah edilmesi gereklidir.

Ah, Türkiye! Dış gücün yok. Komşularına şimdilik güvenilmez. Batı, Türkiye'yi
her zaman için belalar içinde tutup tarihi misyonunu zayıflatacak ve daima Ortadoğu'da kendine değnekçi ve payanda olarak tutmaya çalışacak.

Yapacak iş şu: Dışarıda düşman her zaman plan ve hesap yapmakla meşgul olacaktır. Âcielen içeride tamirat yapmalısın. İçeriyi , yani içindeki Kürt ve Türk Ergenekoncuları, Türk ve Kürt Kemalistleri, Despotizmden ve kandan beslenen PKK'nın insan ve fikir kaynakların kurutmalı. İlki, İslamî eğitim ve üslûpla. İkincisi, silah kullananları idam ederek. Üçüncüsü, PKK'yı sokak eylemleriyle destekleyen herkesi sınır ötesine tehcir ederek…

Şehit askerlerimize Allah c.c.'tan rahmet dilerim.

-------------------------------------
İLÂVE YAZI:

GÖNLÜME DÜŞENLER


Hasan Kartal; “Çamır Hasan” namıyla bilinir. Fikir Dükkanı'nın, yani Mekteb-i İrfan'ın “Bir Hocam” kolundan bağlı olarak birinci kuşak müdavimlerinden. “Bir Hocam”ın hususi bağlılarındandır. Hatta bir manada fedaisi sayılır. “Bir Hocam”ın muallimlik yaptığı devlet mektebinde fiil ve ahlakıyla yüzde yüz yerli külhanbeyi bir talebe iken, Hocası'nın elinden tutmasıyla sadık ve inanmış bir derviş olup ehl-i tarik bir dosttur. “Çamır”lığı, devlet mektebinde ve sivil çevresinde bütün haksızlığa serdengeçtivarî “yumruğunu” göstermesinden geliyor. Çok rüya görmesiyle meşhurdur. Rüyalarını “vehbî” ve sahih bir ilhamdan mülhem olduğuna inanarak anlatır. Lüzumsuz bilgi ve okuma kirliğine uğramamıştır. Saf ve ümmîdir. Maişet ve aile nizamı içinde kanaatkar bir şekilde yaşayan bu gönül dostundan dostların pîrleri razı olsun.

04.09.2012 Habervaktim

Bu yazı toplam 826 defa okunmuştur.
  • Yorumlar 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
    Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu yazıya henüz yorum eklenmemiştir.
Yazarın Diğer Yazıları
Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Sitede yayınlanan yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir.
Tel : 0312 232 05 71 - 72 | Faks : 0312 232 05 71-72 | Haber Scripti: CM Bilişim