• İstanbul 15 °C
  • Ankara 21 °C
  • İzmir 22 °C
  • Konya 21 °C
  • Sakarya 23 °C
  • Şanlıurfa 24 °C
  • Trabzon 19 °C
  • Gaziantep 22 °C
  • Bolu 22 °C
  • Bursa 25 °C

Ali İlbey'den: Şiirimizin Yaşayan Aksakalı Bahaettin Karakoç

Ahmet Doğan İLBEY

Şiirlerinde tema ve Türkçe'nin en zengin kelimeleri vardır. Şair Vahap Akbaş'ın tesbitleriyle "insana dair her hâl, onun şiirinde kendine bir yer bulur. Bu tema zenginliği içinde iki kavram anahtar özelliği taşır. Bunlar aşk ve tabiattır. Aşk ve tabiat gibi iki temel evrensel kavram, Karakoç'un şiirini insanlığın şiiri yapıyor. Şiirinin merkezine Allah'ı aldığını ifade ediyor. Diğer bütün temalar bu merkezin altın halkalarından başka bir şey değildir ki bunların içinde 'gönül kumaşı, erlik sınavı, sonsuza yeşerme tohumu...' gibi nice güzellikler vardır. O bütün helâl güzellikleri insanlıkla paylaşmayı arzulamaktadır."

Doç. Dr. Mehmet Narlı'nın, "1950 Sonrası Türk Şiirinde Bahaettin Karakoç" adlı Y. Lisans tezi, şairin şiirlerinde kullandığı, Türkçe'ye kazandırdığı ve bugün maalesef dilimizden düşürdüğümüz binlerce kelime, mazmun ve edebî sanatlar üstünedir ki, Karakoç'un şiirlerindeki dil gücünü bilmek isteyenler bu değerli teze müracaat etmesi şarttır.

1986'da Maraş'ta yayınladığı ve Türkiye'ye dağıttığı Dolunay Dergisi'den bahsedildi. Ah, Dolunaylı yıllar! Necip Fazıl üstadın ifadesiyle "geçen zamanlar." Dolunay'dan mevzu edilirken çeyrek asırlık zaman tüneline daldım. İlk göz ağrım olan bu dergiye emekleri geçen en başta Ali Yurtgezen Hocam, Mütefekkir Nurettin Topçu uzmanı ve şâkirdi Yrd. Doç. Dr. Mustafa Kök Hocam ve Fazıl Tiyekli Hocam gönlüme düştü birden. 1987 yılından başlayarak 16 yıl süren "Dolunay Şiir Şölenleri anlatıldı ki, pek duygulandım.

Duygulu program Türk Dili ve Edebiyatı Topluluğu öğrencisi takdimci hanımın, Karakoç ağabeyin "Ihlamurlar çiçek Açarken" şiirini okumasıyla başladı. Peş peşe okunan şiirlerin ardından Edebiyatçı-yazar Ramazan Avcı, Karakoç ağabeyle sorulu sohbet ederek, şiir üzerine salonda herkesin çarpıcı ve anlamlı anekdotlar dinlemesine vesile oldu. Öyle ki, Karakoç ağabey bildik üslûbuyla zarflar attı ve şairlere meydan okudu.

Evvel emirde belirtmek gerekir ki, şehr-i Maraş'a bu programı hazırlayan KSÜ Türk Dili ve Edebiyatı Topluluğu hocaları Yrd. Doç. Dr. Lütfi Alıcı ve Yrd. Doç. Dr. Fethi Yanardağ'a ve hususen KSÜ'nün bir kültür ve medeniyet üniversitesine dönüşmesinde fikrî ve teknik emekleri geçen Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Uğur Yıldırım Hocaya ve Türkiye Yazarlar Birliği K. Maraş Şube Başkanı öğretim gör. İsmail Göktürk'e, Türk üniversitelerinin böyle programlara ev sahipliği yapmasına hasret kalan ve yüreği yangın nesilden biri olarak teşekkür etmek ve haklarını teslim etmek isterim.

Dahası var; bu programda da kalbim ve fikrim mutmaindi. KSÜ talebelerinin "abisi" Kütüphane Müdürü, şair ve tesbihdar Hasan Ejderha ile üniversitenin talebe-i güzidelerinden Ahmet Eralp ve Bekir Büyükkurt'la da beraberdim.

Türkiye'de iktisadî kriz varmış doğrudur. Hayat zor, ortalık hoş değilmiş, doğrudur. Dışarıda şiddetli yağmur sesleri ve şimşekler çakıyor. Sel âfetleri hayatımızı felç etme ihtimali olabilirmiş, ne gam! Olsun, Allah'ın rahmetidir. Aklımda ve kalbimde kalan, o gün kendimi yine bahtiyar hissettiğimdir. Kalbim ve fikrim kazançlı olarak ayrıldım KSÜ'den.

08.05.2012 Habervaktim.com

Bu yazı toplam 915 defa okunmuştur.
  • Yorumlar 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
    Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu yazıya henüz yorum eklenmemiştir.
Yazarın Diğer Yazıları
Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Sitede yayınlanan yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir.
Tel : 0312 232 05 71 - 72 | Faks : 0312 232 05 71-72 | Haber Scripti: CM Bilişim