Şair Fuzuli’nin asırlar önce kim bilir hangi iç sıkıntısıyla yazdığı “Derd çok hemderd yok düşman kavî tâli’ zebun” (Dert çok, derdi paylaşan yok, düşman güçlü, talih zayıf) dizeleri bugün ümmet-i İslâm’ın ortak sesi oldu.
Evet, düşman güçlü, hem de çok güçlü.
Çok paraları var… Afrika’nın elmaslarını, Amerika’nın altınlarını, Ortadoğu’nun petrolünü çaldılar. Ekmeği de emeği de sömürdüler. Ticaret yollarını tuttular. Yoksul bıraktılar, borç verdiler, faizle, tefecilikle daha da çok kazandılar. Dilediklerini büyütüyor, dilediklerini yok ediyorlar. Hırsla üretiyor, azgınlıkla tüketiyorlar. Hesabı bilinmez hazinelerin üzerinde oturuyor, suyun başında duruyor, paralarıyla köleler, ülkeler, zalim diktatörler satın alıyorlar.
Bilimde çok güçlüler… İnsanlığın birikimini şeytanca hedefleri için tutsak ettiler. Üniversitelerinde sömürmenin ve öldürmenin ilmini çoğaltıyorlar. Dünyanın her yanından zeki çocukları devşirip, dönüştürüp yıkıcı emellerine alet ediyorlar. Hikmete açılan tüm kapıları kapatıyor, kendi şahsi çıkarlarına hizmet etmeyen bilgiyi bilgiden saymıyorlar. Kendileri gibi düşünmeyenlere tahammülleri yok. Bilgiyi de, bilimi de, akademiyi de esir almış durumdalar.
Kültürde çok baskınlar… Kendi dillerini, inançlarını, yaşam tarzlarını, alışkanlıklarını, müziklerini, filmlerini bütün dünyaya dayatıyorlar. Televizyonları, radyoları, gazeteleri, kitapları, internet içerikleriyle en ücraya kadar ulaşıyor, beşikteki bebeklerimize, okuldaki çocuklarımıza kadar kültürlerini enjekte ediyor, bozuyor, çürütüyor, saptırıyor, kendilerine benzetiyorlar.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.