• İstanbul 15 °C
  • Ankara 17 °C

Çocuk kitaplarındaki tercüme furyası temelde neye hizmet ediyor?

Çocuk kitaplarındaki tercüme furyası temelde neye hizmet ediyor?
Çocuklarımız olduğunda buna ne ölçüde hazırdık hatırlayamayız. Ama kuşkusuz birçok şeyi öğrenmeye çalıştık.

Uzmanlara sorduk. İlaçlar konusunda ilmimiz olabildiğince arttı. İkinci çocuklar biraz daha şanslı oluyor. Çünkü daha tecrübelidir ana babalar. O zaman en çok önem verilen konu elbette eğitim. “Küçük şey” hangi yaşta neler öğrenecek? Ana baba olarak sorumluluğumuz nedir?

Tabi evladımızın iyi yetişmesini istiyoruz. Büyük adam olacak. Veya saygın bir bayan. Bunun ilk adımları ilk adımlarla başlıyor. Önce malzeme önemli. Kitabı, defteri olacak. Kalem işlemeye başlamıştır. Kitaplarınızda geleceğe kim bilir ne izler kalacak. Bulduğu her kâğıda boş olsun dolu olsun, hatta duvar kağıdı olsun, başka bir alemden gelen insan siluetlerini çizmeye doyamazlar. Büyüdükçe şekiller bu aleme benzer. O zaman daha “başarılı” buluruz. Aramıza katılma yolundadır. Bir dönem kitaplarımızı çocuklardan korumaya çalışırız. Derken onların da kitapları olmaya başlar.

İşte o zaman memleketin hali ortaya çıkar. Gider uygun bir şeyler bulmaya çalışırsınız. Bizim çocukların kitap aramaya başladıkları dönemde piyasada neler vardı? Hayal meyal hatırlamak mümkün. Ferman Karaçam yönetiminde küçükler için bir dergi çıkıyordu; Gül Çocuk! Arkasından başka çocuk dergileri de oldu ülkemizde. Boyama kitapları, basit masal kitapları, modifiye hikâye kitapları ve romanlar… Keloğlan, Andersen, La Fontaine. Tabi Susam Sokağı gibi TV’yi kasıp kavuran bir programı unutmamak gerekiyor.  

Sonra çocuklar büyüyor. O zaman Cahit Zarifoğlu hayatta olmamakla beraber kitaplarının sıcağı üzerindeydi. Onların zevkle okunduğunu hatırlıyorum. Ömer Seyfettin, Kemalettin Tuğcu zaten biliniyordu. Ve Mevlana İdris tabi. Bizim çocuklara yetişti. Tehlikeli Bir Kipat ergenlik çağında fenomen oldu. Hala hatırlıyorlar. Zamanla çocuk kültüründen uzaklaşılıyor, ergenliğe adım atılıyor. Harry Potter, Dan Brown, Hamingway derken iş S. Konevi’nin Esma’ül Hüsna’sına, Sezai Karakoç’a kadar gidiyor. Çocuk edebiyatı gündemin dışında kalıyor. 

Ve ikinci yeni. İnsan torunları olunca o günlere geri dönüyor. Bu defa torunlar için uygun kitaplar bulunacak. Aradan geçen onca yıldan sonra, imkanların bu kadar geliştiği söylenen bir zamanda yerli yabancı kim bilir ne kadar zengin bir çocuk literatürü vardır diye düşünüyorsunuz. Ne de olsa aradan 20 – 30 yıl geçmiş. O kadar değil. Evet Mevlana İdris çizgisini ivme kazanarak sürdürmüş. Kültür AŞ., Vakvak dahil nice yayınevinde nice kitaplar yayınlamış, bunlar nice dile çevrilmiş. Çeto adlı bir çocuk edebiyatı dergisini bile çıkarmış. Mustafa Ruhi Şirin bu alana hayatını adamış, vakıf kurmuş, kitaplar, şiirler yayınlamış;

Devamı: https://www.dunyabizim.com/cocuk-kitaplarindaki-tercume-furyasi-temelde-neye-hizmet-ediyor-makale,2201.html

Bu haber toplam 216 defa okunmuştur
  • Yorumlar 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
    Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Sitede yayınlanan yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir.
Tel : 0312 232 05 71 - 72 | Faks : 0312 232 05 71-72 | Haber Scripti: CM Bilişim