2013'ün son aylarından başlayıp bugüne doğru olup bitenleri zihninizden şöyle bir geçirin...
Dershane gerginliği, Kılıçdaroğlu'nun pek manidar ABD gezisi...
Sosyal medyada Gezi olayları öncesine benzeyen garip bir hareketliliğin başlaması...
Derken, yolsuzluk operasyonlarının arkasına saklanan yargı darbesi girişimi...
 Bu iddiaların toplumda yarattığı gerginlikle 2014'e giriş...
Gülen medyasıyla Doğan medyası ittifakının "hükümet düşüyor mu?" endişesini pompalayarak ekonomiyi olumsuz etkileme çabası...
Kaset şantajıyla CHP'nin başına getirilen Kılıçdaroğlu'nun beklendiği gibi hiç vakit kaybetmeden "cemaat politikacı"sına dönüşüvermesi...
Hatırlayın! Bütün bu "şok" gelişmeler yüzünden marttaki seçim atmosferinin çok farklı olacağını ve dengelerin mutlak olarak değişeceğini düşünenlerin sayısı hiç az değildi.
Bu durum karşısında bazıları ürktü, bazıları ellerini ovuşturdu, bazılarımız da haklı olarak üzüldü.
Oysa bakın...
Yazının devamı için: http://www.sabah.com.tr/Yazarlar/babaoglu/2014/03/19/bu-akademisyenler-falan-hic-mi-ise-yaramiyor































Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.