İskilipli Atıf Hoca’nın Resulullah’ın kollarına koşarken yalnız olmadığını belirten Dr. Mehmet Sılay, Babaeski Müftüsü Ali Rıza Efendi ve 22 yaşında Urfa’da asılan Ankaralı Hafız Ethem’e yaşatılanları da anlattı. İskilipli Atıf Hoca’nın anıt mezarının açılışının Mart ayında gerçekleşeceği bilgisini de veren Mehmet Sılay, ‘tek parti’ döneminde işlenen zulümleri örneklendirerek bu tür haksızlıkların önüne geçmek istediklerini belirterek şunları söyledi: “Onların hayatına İslâmî hayat tarzını, kardeşçe yaşamayı teklif ettikleri için son verildi. Onlar bedel ödediler. Biz bir intikam peşinde değiliz. Ama yakın tarihimizle yüzleşmek zorundayız ki nesiller aynı belayı, aynı sıkıntıları, aynı zorbalıkları bir daha yaşamasın.”
‘Onlar dönemin mihenk taşları idiler’
Dönemin hercümercine dikkat çeken Sadık Albayrak ise yaptığı konuşmada yakın tarihin arka planında neler olduğunu anlattı. “Yiğit olmak, mert olmak ve inancını yaşamak”la özdeşleştirdiği İskilipli Atıf Hoca’nın dönemi içinde sadece kitap yazmadığını, memleket işgal altındayken büyük yararlıklar gösterdiğini dile getirdi. İskilipli Atıf’ın Çorumlu bir Türkmen olduğunu, Şeyh Said’in ise Kürt olduğunu vurgulayan Albayrak; “Demek ki bu adamların Türklükle de Kürtlükle de ilgileri yok. Said Nursi’den İbrahim Ethem’e, İskilipli Atıf’a kadar bu insanlar o zorlu dönemde bizim bin yıllık ana inancımızın temel direk taşları idiler.”
Bu zulümleri işleyenlerin 70 senedir üç sacayakları olduğunu ifade eden Sadık Albayrak, provokasyon ve tertiplerle zulüm aracı olarak kullanılan “ 31 Mart, Menemen ve Şeyh Said isyanından başka hiçbir şeyleri olmamış. Temcit pilavı gibi bu üç olayın üzerinden politikalar ürettiler” dedi.
‘İslâm dünyasına ışık tuttular’
İskilipli Atıf Hoca ve dönemin alimlerine zulüm yapanların başarılı olamadıklarını, birkaç kuşak sonra unutulduklarını hatırlatan Sadık Albayrak, “İskilipli Atıf hakiki bir mücahid, siyasetle, ilimle, kültürle uğraşan biri. Çorum’dan milletvekili olacak, seçtirmiyorlar. Sonra sürgüne gönderiliyor Atıf Efendi. Mustafa Sabri Efendi’yi Romanya’ya sürüyorlar. Cumhuriyetten sonra da Trakya’ya, oradan Mısır’a… Ama öyle bir hareket ki bu; işte 21. yüzyılın başında onların yetiştirdikleri öğrenciler bugün o ülkelerde ‘aslına dönmenin’ öncüsü olmuşlar. Son devrin din uleması yıldızlar gibi İslâm dünyasına ışık tutmuşlar” açıklamasında bulundu.
Toplantının ardından Mesut Uçakan’ın çektiği ‘yakın tarihe ışık tutan’ ve İskilipli Atıf Efendi’nin hayatını anlatan “Kelebekler Sonsuza Uçar” filminin gösterimi de yapıldı.



































Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.