• İstanbul 22 °C
  • Ankara 17 °C
  • İzmir 20 °C
  • Konya 21 °C
  • Sakarya 20 °C
  • Şanlıurfa 24 °C
  • Trabzon 20 °C
  • Gaziantep 22 °C
  • Bolu 13 °C
  • Bursa 18 °C

Kaderimizi gayretimiz belirleyecek!

Kaderimizi gayretimiz belirleyecek!
Eğitimle ilgili anlamlı bir mesafe alış ancak mevcut uygulamanın ve bu uygulamayı var kılan egemen okumanın merkeze alındığı derin ve geniş bir kamusal tartışmayla mümkün.

Böyle bir tartışma için zemin oluşturması anlamında birkaç hususun altını çizmekte fayda görüyorum. Bu tartışmanın olmazsa olmazı olan eğitim ile zorunlu-kitlesel eğitimin ayrı ve bambaşka şeyler olduğunu, bunların birbirinin aynı şeylermiş gibi son derece yanlış ve yanlış yönlendirici kullanımına karşı dikkatli olmamız gerektiğinin altını belirgin şekilde çizerek başlayayım.

Birincisi, mevcut zorunlu-kitlesel eğitimin küresel dünyanın fetişi olduğu gerçeğidir. Dokunulması güç bir retoriğin ve gerçekliği meçhul bir takım basma-kalıp yargıların egemenliğinde alan. Susturucu işlevi gören kimi istatistiki veriler eşliğinde beylik lafların edildiği bu alan, küresel dünyanın sorunu. Başkalarının işlerini güzelce hal yoluna koyduğu bizim arkada kaldığımız şeklindeki yıkıcı propagandaya kapılmanın gereği yok.

İkincisi ve çok daha önemlisi; hayatı birbirinden yalıtık kompartımanlar üzerinden gören/okuyan genel vaziyetimiz. Siyaset’te, Sanat’ta, Felsefe’de kısacası hayatın tüm alanlarında ahvaliniz neyse eğitimdeki vaziyetiniz de o oluyor. Başka türlüsü de olamaz zaten. Bir toplumun canlılığı, niteliksel gelişimi öyle varsayıldığı gibi bir alanda başlayan sıçramanın lokomotifliğinde gerçekleşmez. Bu bir atmosfer, bir iklim işi. Topyekûn bir atılımla olabilecek bir şey.

Üçüncüsü, sık sık dile getirdiğim üzere meselenin devleti, MEB’i, bürokrasiyi aşan bir hüviyet arz ettiği gerçeğidir. Eğitim alanı özellikle devletlerin/bürokrasilerin iki yüzyılı bulan bir alışkanlığı üzerinden gidiyor. Söz konusu alışkanlığın pratiği de potansiyeli de önümüzdedir. Bu pratik ve potansiyeli dikkate aldığımızda meselenin MEB’i aşan nitelikte olduğu ve MEB’in önemli olmakla birlikte bu önemin marjının küçük olduğunu bilelim. Tarihsel-kültürel müktesebatı ve sancılı modernleşme hikayesi önümüzde olan bir ülkenin büyük ve ciddi sorununun mesiyanik bir yaklaşımla, bürokratik bir dokunuşla çözülüvereceğini düşünmek başlı başına problemdir. Tüm diğer sorunlarımız gibi eğitim sorunumuz da sıra dışı bir kurtarıcı ve çözüm yerine kamusal ilgi, özen ve sahiplenme üzerinden hal yoluna koyulabilir. Açık ve net söylemek durumundayım, sıra dışı kurtarıcı ve sıra dışı çözüme gösterilen ilgi ve duyulan heyecan alana ilişkin muafiyet talebidir.

Devamı: https://www.maarifinsesi.com/2021/07/02/kaderimizi-gayretimiz-belirleyecek/

Bu haber toplam 272 defa okunmuştur
  • Yorumlar 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
    Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
  • Yavuz Bülent Bakiler, son yolculuğuna uğurlandı30 Eylül 2025 Salı 08:37
  • Güz Sonatı29 Eylül 2025 Pazartesi 13:14
  • Fatma Gülşen Koçak Hz Hatice’yi Anlattı23 Eylül 2025 Salı 11:20
  • Bursa: Şiir Şehir17 Eylül 2025 Çarşamba 12:09
  • Selim Cerrah Cihannüma Genel Başkanı oldu16 Eylül 2025 Salı 13:43
  • Genç Birikim dergisinin Eylül 2025 (279'uncu) sayısı çıktı.15 Eylül 2025 Pazartesi 11:47
  • Kaybettiğimiz Meçhul; Kendimiz11 Eylül 2025 Perşembe 14:21
  • Yaşayan Dil-Yaşatan Dil11 Eylül 2025 Perşembe 12:08
  • Modern Dünya İnsanın Hikayesi: Yokuşa Akan Sular10 Eylül 2025 Çarşamba 13:39
  • Şiir Ezber mi Bozacak Rahatsız mı Edecek?08 Eylül 2025 Pazartesi 10:43
  • Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Sitede yayınlanan yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir.
    Tel : 0312 232 05 71 - 72 | Faks : 0312 232 05 71-72 | Haber Scripti: CM Bilişim