Türkiye’de paralel bir yapı olduğu anlaşılıyor ancak bunun büyüklüğünün ne kadar olduğu bilinmiyor. Bazıları bunu cemaatle sınırlı sayarken diğerleri medyada ve iş adamları arasında da bunların uzantısı olduğunu söylüyor. Bunlar doğru olsa bile bu gücün asıl büyüklüğünü açıklamış olmuyorlar. Erbakan tasfiye edildikten sonra AK Parti kuruldu ama o engellenmedi, O dönemde Erdoğan’ın Erbakan tarafından yeni hareketin karşısında olmaması için bu yapıya dahil edildiğini düşündüm. Bu nedenle Erbakan taraftarları AK Parti’ye karşı düşmanca davranmadılar. Erdoğan’ın bir şiir okuduğu için siyaset dışına itilmesi bugünkü rekabetin o zamandan başladığının delilidir diye düşünüyorum.
Baykal’ın tasfiyesi ise bana göre, kişi olarak değil, siyasi açıdan Erdoğan’ı desteklenmesinden kaynaklandı. Yani Baykal’ın tasfiyesi bugün yaşadığımız rekabetin bir hamlesi idi. Bununla onların aynı siyasi kişiliğe sahip olduğunu söylemiyorum. Ancak ülkemizin siyasetine müdahale edildiği zaman bunlar taraf değil ortak oluyorlar ve böyle bir tavır beklenmeyen bir kişi CHP’nin başına getiriliyor. Bundan sonra siyasetteki yönlendirmede destek değil karşı tarafa destek sağlanmış oluyor.
Yazının devamı için: http://haber.stargazete.com/yazar/paralelin-buyuklugu/yazi-858968































Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.