200 binden az olmayan asker sayısıyla tarihin gördüğü en büyük ordulardan birine sahip olan Bizans İmparatoru ile ordusunun olası bütün kaynakları göz önünde tutulsa bile en fazla 40-50 bin civarında askerden meydan gelebileceği tahmin edilen Selçuklu Sultanı, 26 Ağustos 1071’de Malazgirt’te karşı karşıya geldiler. Mustafa Alican yazdı.
1453 yılında Osmanlı hükümdarı Fatih Sultan Mehmed tarafından İstanbul’un fethedilmesi, yeni bir çağın başlangıcı olarak kabul edilir. Doğrudur. İstanbul’un fethi ile gerek İslâm dünyasında gerekse Batı dünyasında yeni bir dönem başlamıştır. Osmanlı Devleti’nin liderliğindeki İslâm dünyasının belirleyici güç olduğu yeni bir siyasî vasat oluşmuş, Müslümanların altın çağı doruk noktasına ulaşmıştır. Bununla birlikte bu büyük dönüşümün birdenbire olmadığını, kendisini mümkün kılan verimli bir zemin üzerinde yükseldiğini, akıldan çıkarmamak gerekir. Söz konusu verimli zemin, 1071 yılında Selçuklu Sultanı Alparslan tarafından Bizans İmparatoru Romanos Diogenes’e karşı Malazgirt’te kazanılan büyük zaferin sonucunda oluşmuştur. Bu bakımdan, Müslüman Türklerce şekillendirilen yeni çağın Malazgirt Zaferi ile birlikte başladığı, söylenebilir.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.