• İstanbul 22 °C
  • Ankara 17 °C
  • İzmir 20 °C
  • Konya 21 °C
  • Sakarya 20 °C
  • Şanlıurfa 24 °C
  • Trabzon 20 °C
  • Gaziantep 22 °C
  • Bolu 13 °C
  • Bursa 18 °C

Tok

Tok
Çocuk çok güzel gülüyordu, kahkahalarla gülmeye başladığında ona bakan herkes ister istemez tebessüm ederdi.
Beyaz tenli, al yanaklı, ela gözlü Ayhan, ortaokula gidiyordu. Yıllardır yaşadığı bu sıcak memleketin güneşini bir kerecik bile üstüne örtmemişti sanki. Güneş acımıştı Ayhan’a, yüreğinin yangını yeter ona demişti ve tenini hiç yakmamıştı. Öyle ya, Ayhan ciğer acısıydı.

Yazar: Saniye Mecek

Çocuk çok güzel gülüyordu, kahkahalarla gülmeye başladığında ona bakan herkes ister istemez tebessüm ederdi. Beyaz tenli, al yanaklı, ela gözlü Ayhan, ortaokula gidiyordu. Yıllardır yaşadığı bu sıcak memleketin güneşini bir kerecik bile üstüne örtmemişti sanki. Güneş acımıştı Ayhan’a, yüreğinin yangını yeter ona demişti ve tenini hiç yakmamıştı. Öyle ya, Ayhan ciğer acısıydı.

Anne ve babası ayrılalı yıllar olmuştu. Babası yeniden evlenmiş annesi ise iki oğlunu yanına alarak başka bir memlekete göç etmişti. Ayhan’ın annesi okumamıştı, belli bir mesleği yoktu. Bulabildiği sigortasız, basit işlerde çalışır, kazandığı azıcık parayla kıt kanaat geçinirdi. Ayhan’ın Ahmet adında bir de abisi vardı.  Ayhan ilkokula adımını attığı günden itibaren yatılı okulda kalıyordu ama Ahmet annesiyle birlikte yaşardı. Ayhan buna hiçbir zaman anlam veremedi, kendisi hep yatılı okulda kalırken bir-iki yaş büyük abisi neden annesinin yanında, evlerinde kalıyor, annesine sarılarak uyuyabiliyordu. Bunu anlamıyor, anlamak istemiyor, bir türlü kabul edemiyordu. Haklıydı! Öğretmenleri de konuşmuştu iki kardeşin durumunu ama onlar da anlamamıştı. Nihayetinde anneye sormuşlardı. Yanıt, bir annenin yanardağ misali yüreğinden yol yol akan, geçtiği yeri yakıp kavuran kelimelerin yangınıydı: “Aç kalmasın diye. Ayhan, Ahmet gibi değildir; varı yoğu bilmez, hep ister, kanaat edemez, iştahı da açık. Yurtta kalırsa yemek yediğini, doyduğunu bilirim en azından. Devlet bakar oğluma, gözüm arkada kalmaz” demişti. Gerçekten yaşıtlarına göre daha iriydi Ayhan, yemeyi de severdi ama annesinin yanında kalsa kanaat etmeyi öğrenemez miydi? Bir lokma yetmez miydi?

Devamı: https://www.insaniyet.net/tok/

Bu haber toplam 438 defa okunmuştur
  • Yorumlar 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
    Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
  • Yavuz Bülent Bakiler, son yolculuğuna uğurlandı30 Eylül 2025 Salı 08:37
  • Güz Sonatı29 Eylül 2025 Pazartesi 13:14
  • Fatma Gülşen Koçak Hz Hatice’yi Anlattı23 Eylül 2025 Salı 11:20
  • Bursa: Şiir Şehir17 Eylül 2025 Çarşamba 12:09
  • Selim Cerrah Cihannüma Genel Başkanı oldu16 Eylül 2025 Salı 13:43
  • Genç Birikim dergisinin Eylül 2025 (279'uncu) sayısı çıktı.15 Eylül 2025 Pazartesi 11:47
  • Kaybettiğimiz Meçhul; Kendimiz11 Eylül 2025 Perşembe 14:21
  • Yaşayan Dil-Yaşatan Dil11 Eylül 2025 Perşembe 12:08
  • Modern Dünya İnsanın Hikayesi: Yokuşa Akan Sular10 Eylül 2025 Çarşamba 13:39
  • Şiir Ezber mi Bozacak Rahatsız mı Edecek?08 Eylül 2025 Pazartesi 10:43
  • Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Sitede yayınlanan yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir.
    Tel : 0312 232 05 71 - 72 | Faks : 0312 232 05 71-72 | Haber Scripti: CM Bilişim