• İstanbul 19 °C
  • Ankara 24 °C

Çaresizliğin Libasıdır Şiir Giyinmek

M. Ali ABAKAY

Şiire bakışlar... Bazen duygulanır, insan. İçini dışa vurmak ister, gönlünden geçeni... Her zaman yazılar döşemek oldukça zor...

Çaresizliğin libası olan şiiri giyinmek, böylesi duyguların ifadesidir, bizim için.

Şiirden yana vazgeçilmiş tavrımız, söz konusu olmadı demde.

Şiir, edebiyata duyarlılığın ifadesidir, bizim için.

Belki arada bir farklılık oluşturur, şiir paylaşımımız.

Bu demde, sanata ve edebiyata diriliş penceresinden bakmak elzem hale gelmiştir. 

Çok çok önceden kaleme alınmış şiirleri paylaşmak istedik, sizinle.

Dünya Şiir Günü'ne kim isim verdi? Bilemiyorum.

Bizim söylenecek çok sözümüz var, geçmişten bu güne.

Öyle edebiyat dergilerinde görünmek, sayfalarda kalan şiirlerin sahibi olma iddiamız söz konusu olmadı, hiçbir zaman.

Çağrılmadık, şiir şölenlerine.

Şair ruhlu olmanın bazen gönle baskı kurduğu anlarda kaleme eşlik eden duygular, insanı başkalaştırır.

Endülüs'e dair yazdığımız Vuslat ile Çaresizliğin Libasıdır Şiir Giyinmek...

Şiirden oldukça uzak durulan demde, şiiri hatırlatmak istedik, gönül penceremizden.

Okunur ya da okunmaz... Şiir, şairince yazılır, okunacağı zaman geldiğinde. 

Şiire gönül verenlere selam olsun. 

 

ÇARESİZLİĞİN LİBASIDIR ŞİİR GİYİNMEK

 

1
Şiiri giyindim yaz mevsiminde sıcaktan korktum her yer ceset
Kışta üşümeme adına yazdıklarımla ısındım bu kendimce nimet
Çaresizliğin libasıdır şiir giyinmek bu helalinden yazmaksa eğer
Kalemim der bana şimdi şairliğin başına sanırım oldukça dert

2
Deli gömleklerini yırttım üstümden sen vardın yanımda
Ateşten libaslara ruhum yenik düşmedi
Tek başınayım sessizce kabul etmedim hiçbir yenilgiyi
Yürüyorum kendi yalnızlığımda bir seher vakti
Kalemim yalnızlığın kalesinde kimsesizliğin kâtibidir

3
Bilirsin vahayı arar gözlerim senin sohbetine susadım
Kaçıncı kez hicretim gerçekleşir kendi içimden sana
Vuslatın habercisidir kuşlar güzün soğuğunda rüzgârında
Senin selamını getirir bitkin düştüğüm odamın penceresinden
Seninle sevdalıyım terk etmez hasretin beni ölmedikten sonra
Sana şehrimden bahsedemedim bağışla

4
Şehir dedikleri insan toplama kamplarıdır tüketim esas
Semt dedikleri üst üste kat be kat apartman
Bahçesiz ağaçsız parkların yetimleridir çocuklar
Kuşların cıvıltısını dinlerken gökyüzünden
Neler yaptılar şehrime bilemezsin onlar
Çaresizliğin libası olmasaydı şiir giyinmek yazmazdım
Anlamaz halen ne beni ne şehri onlar

5
"Sözlerime başlamadan evvel selam söyler hatır sual ederim
Değişmiş mi şehrim küçe küçe onları çok merak ederim
Mektubuma son verirken Şeyh Muhammed Düzlüğü'nde
Şehrimden ayrı kalanlara hususen selam söylerim"
Çaresizliğin libasıdır şiir giyinmek anlaşılıyorsam söz yok
Anlaşılmamak üzerineyse kaide anlatsam beyhudedir
Diyarbekir'de kalmak başlı başına bana dert ve işkencedir

6
Sukuta erdi zaman Mecnûn Kays suretindeydi evvel
Leyla küçük bir çocuk saçı perişan görmemiş tarak
Kızgın kumlarda sekmesini bilmezken ceylan
Ben yaşadım o vakti kale yoktu yerinde
Şehir küçücük mekânda ismiyle müsemma
Doğmamıştı Evliya Çelebînin çok çok büyük babası
Dicle nazlı gelin misali gümrahtı akardı 
Kırklar Dağı'ndan şehre sevdalı olanlara bakardı

7
Bırkleyn'de kazınırken stelleri hükümdarın akan kandı
İnsan dediğin köleydi alınıp satılan istense atılandı
Toprak kutsaldı uğruna verilen candı
Yemyeşile boyayan tabiatta yaşanan vatandı
Ana evladını sırtına atıp yollara katılandı
Şehre varıp adımını atan kurtulandı

8
Sana anlatırdım uzun seyahatlere çıkışımın hikâyesini
Bilirim sabrın kifayet etmez zamanın divanesi olmuşum
Çaresizliğin libasını giydim adına şiir denildi
Şimdi söyletme bana deşme acılarımı 
Çocuk sana bu hikâyeleri kim dinleme dedi

 

VUSLAT

 

Miadı dolmuş sözlere ağlamadım
Gözyaşı dökmedim
Her insanın aynıdır bilirim
Rengini almaz derisinden

Söz sadağında vurmalı her kelimem hasmı
Ben incitmedim kendi halinde olanı
Giderken ardıma bakmadan
Eskimeyecektir kin
Bilenecek benim için zaman
Kılıncından kan damlayacak ekâbirin

And olsun vazgeçmeyeceğim sözümden
Yazılı değildir töremiz
Dudaktan dökülmeye görsün ifade
And olsun kaleme ve yazılana
İstenen gerçekleşecektir

Şehre bakışım yüksek tepeden
Yakılacak gemilerim yok benim
İsmim Abdullah değil terk ederken
Uzak yola sevdalanmadım mecburum
Gidişim gelişime delalet
Suların kavuşmadığı beldede
Bıraktığıma gidiyorum

 

21 Mart 2014

Bu yazı toplam 739 defa okunmuştur.
  • Yorumlar 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
    Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu yazıya henüz yorum eklenmemiştir.
Yazarın Diğer Yazıları
Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Sitede yayınlanan yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir.
Tel : 0312 232 05 71 - 72 | Faks : 0312 232 05 71-72 | Haber Scripti: CM Bilişim