Günümüz edebiyat dünyasında ürünleri kadar edebiyat dünyasına girişleri ile de dikkatimi çeken üç isim var: Aykut Ertuğrul, Güray Süngü ve Sedat Demir. Bu üç ismin öykü sanatları, üslupları, kaynakları, uzamları vesaire bu yazının konusunu teşkil etmiyor. Sağda solda bu üç isimle, yukarıdaki meseleler ekseninde yapılmış bir sürü röportaja, yayınlanmış bir araba dolusu yazıya rastlayabilirsiniz. Ben bu “biraz gecikmiş” isimlerin bugün için edebiyat kamusu içerisindeki yerlerini önemsiyorum. Bilhassa günümüz genç yazarlarının isimlerini bir yerlerde gösterme sevdaları sebebiyle sürmenaja uğramaları karşısında, bu üç ismin gayet güzel örnekler sunduğu kanaatindeyim.
Bu üç isim de edebiyat dünyasının haricinde -mesleki olarak tabi- yer tutmuş öncesinde. Hatta ikisi gayet gayri-edebi işlerle iştigal etmiş. Fakat bugün edebiyat dünyasının içerisinde önemli bir yerde bulunup bu dünyaya bir şekilde yön veriyorlar. Aykut Ertuğrul Post Öykü ile, Güray Süngü İz Yayınları’nın Muhayyel dizisi ve aynı adla çıkan Muhayyel dergisi ile Sedat Demir de Dedalus Kitap ve Post Öykü’nün ilk sayıları ile günümüzün edebiyat ortamına yön ve şekil verip bir ortak hareket alanı sağlıyorlar.
Bu üç arkadaş ismin bugüne gelirken yaşadıkları, eli kalem tutan gençlere örnek teşkil etmeli. Bu yazarların çabaları, sabırları, vazgeçmeyişleri bugün birçok gencin malul olduğu “hemen, şimdi, burada” hastalığına şifa olabilecek tecrübeler olarak duruyor.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.