• İstanbul 13 °C
  • Ankara 9 °C
  • İzmir 13 °C
  • Konya 10 °C
  • Sakarya 11 °C
  • Şanlıurfa 17 °C
  • Trabzon 12 °C
  • Gaziantep 11 °C
  • Bolu 8 °C
  • Bursa 10 °C

Eski mücellitlerden bugüne ne kaldı?

Eski mücellitlerden bugüne ne kaldı?
Türk cilt sanatı zirve dönemini Osmanlı ile yaşamış. Osmanlı döneminde de bu sanata ayrı bir ihtimam gösteren isim Fatih Sultan Mehmet olmuştur. Kamil Büyüker yazdı.   Estetik dokunuş hayatın her anını başka bir halete bürüyor.
klasik-osmanli-cildinden-bir-oronek
Türk cilt sanatı zirve dönemini Osmanlı ile yaşamış. Osmanlı döneminde de bu sanata ayrı bir ihtimam gösteren isim Fatih Sultan Mehmet olmuştur. Kamil Büyüker yazdı.

 

Estetik dokunuş hayatın her anını başka bir halete bürüyor. Bu dokunuş kitaplarda, kitap kapaklarında olursa peki durum nasıl olur? Bu sorunun cevabını kitap üzerine kurulu bir medeniyetten ve onun kitap kapaklarından başlayarak gösterdiği zarafetten anlamaya ve almaya çalışacağız.

 

Evvela medeniyetimiz “Oku” hitabı üzerine inşa edilince, bütün kitaplar da bir kitabın anlaşılması için okunmuş, onu anlamaya vesile olduğu için baş tacı edilmiş. Hâl böyle olunca ilimde süreklilik için yazılan metinlerin tekrarı, okunması, çoğaltılması gündeme gelmektedir. Yani önce kitabın muhafazası, bir kılıfa girmesi. Cild kelimesi Arapçada deri anlamına gelmekte. Ciltten murad kitabın muhafazası ve uzun ömürlü hâle gelmesi. O yüzden kitaba geçirilen kaba cild, teclid (ciltleme) işini yapanlara mücellid (ciltçi) denilmektedir.

 

Kitap cildinin atası Uygurlar

O vakitler kullanılan malzemenin deri olması hasebiyle cild kelimesi yaygınlık kazanmıştır. İlk cild örneklerini Uygurlar döneminde yani MS. VII. yıllarına ait Karahoço kazılarında rastlanan örneklerden anlıyoruz. Yani bugünkü manada deriyle kaplı bir kitap cildini ilk defa Uygurlular yapmıştır. Uygurlu sanatkarlar ciltçilikte Çin’i de etkisine alarak oradan İran’a geçmiştir. IX. yüzyılda da Halife Mutasım-Billah zamanında Samarra’ya giden Uygur Türkleri bu ülkelerde ciltçiliğin gelişmesine katkıda bulunmuşlar. Zamanla farklı coğrafyalar, farklı İslam medeniyetleri ile etkileşime giren cilt sanatında da farklı üsluplar doğmuş. Özellikle yazmalar üzerine süregelen ilimde zirve yapmış Taşkent, Buhara, İstanbul, Semerkand, Tebriz, Isfahan, Herat, Bağdat, Şam, Mekke, Medine, Kahire, Endülüs gibi şehirlerde okunan eserlerin kapaklarında mücerret bir medeniyet nakşı görmek mümkündür. Bununla beraber kaynaklarda Hatayi, Herat, Türk, Arap, Mağribi, Buharay-ı Cedid, Rumi gibi cilt üsluplarının bölgelere göre oluştuğunu görmekteyiz. (Aydın Çakırtaş, “Türk Cilt Sanatı”, El Sanatları Dergisi, (2009) sayı:7, s.114-119)

 

Yazının devamı için: http://www.dunyabizim.com/Manset/17672/eski-mucellitlerden-bugune-ne-kaldi.html

Bu haber toplam 916 defa okunmuştur
  • Yorumlar 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
    Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
  • Yavuz Bülent Bakiler, son yolculuğuna uğurlandı30 Eylül 2025 Salı 08:37
  • Güz Sonatı29 Eylül 2025 Pazartesi 13:14
  • Fatma Gülşen Koçak Hz Hatice’yi Anlattı23 Eylül 2025 Salı 11:20
  • Bursa: Şiir Şehir17 Eylül 2025 Çarşamba 12:09
  • Selim Cerrah Cihannüma Genel Başkanı oldu16 Eylül 2025 Salı 13:43
  • Genç Birikim dergisinin Eylül 2025 (279'uncu) sayısı çıktı.15 Eylül 2025 Pazartesi 11:47
  • Kaybettiğimiz Meçhul; Kendimiz11 Eylül 2025 Perşembe 14:21
  • Yaşayan Dil-Yaşatan Dil11 Eylül 2025 Perşembe 12:08
  • Modern Dünya İnsanın Hikayesi: Yokuşa Akan Sular10 Eylül 2025 Çarşamba 13:39
  • Şiir Ezber mi Bozacak Rahatsız mı Edecek?08 Eylül 2025 Pazartesi 10:43
  • Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Sitede yayınlanan yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir.
    Tel : 0312 232 05 71 - 72 | Faks : 0312 232 05 71-72 | Haber Scripti: CM Bilişim