İslam dininin temel kaynağı bilindiği üzere Kur'an- ı Kerim'dir. Kur'an'ın bizlere ulaşmasını sağlayanHz. Peygamber (a.s) hem bu hükümleri nakletmiş, hem uygulamış, hem de detayları konusunda arkadaşlarına (sahabe-i kirama) bilgi vermiştir.
O'nun sözleri ve davranışları yani Sünnet'i, Müslümanlar için dinlerini yaşayabilme yolunda önemli bir istikamet kaynağıdır. Tabii Hz. Peygamber'den (a.s) varit olan söz ve fiillerin daha sonraki dönemlere nakledilmesinde Müslümanlar ciddi bir hassasiyet göstermişler ve bu alanda ilerleyen asırlarda bir çok usûl, yol ve ilim dalı ortaya çıkmıştır.
Doç. Dr. Huriye Martı'nın İnsan Yayınları tarafından yayınlananHadis, Usûl ve Hayat isimli kitabı, “Hadis Usûlü Tarihine Giriş” alt başlığı ile bu sahada yapılmış olan güzel bir çalışma. Yazar, kitabın bütününde Sünnet ve Hadis'i öncelikle bir bilgi olarak değil, 'ilahi kaynaklı bir hayat tecrübesi' olarak ele almanın çok sağlıklı bir durum olduğunu ifade etmeye çalışıyor. Bu durumun Hz Peygamber'in (a.s) hayatı süresince tam anlamıyla sağlandığını fakat O'nun vefatından sonra sahabe dönemiyle başlayan siyasi, sosyal ve kültürel değişimin, zamanla ilk tecrübelerden uzaklaşmayı beraberinde getirdiğini, yeni sorunların da kaçınılmaz olarak ortaya çıktığını belirtiyor.
Yazının devamı için: http://www.dunyabizim.com/Manset/18477/hadis-hayat-baglantisi-nasil-kurulabilir.html































Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.