"Tanrı bir an için paçavradan bebek olduğumu unutup can vererek beni ödüllendirse..."
Ne ürpertici bir ifade değil mi?
Marquez'in sahte "veda mektubu"ndan...
Gel de tam bu noktada takılıp kalma!
Çünkü sosyal medyaya bakıyorum da, belli ki sevenleri Gabriel Garcia Marquez'in böyle bir veda mektubu olduğuna inanmak istiyor. Durmadan mektubun bazı satırlarını paylaşıyorlar. Hatta iki gündür Latin Amerika solunun önemli kaynaklarında bile bu mektuptan alıntılar yapılıyor.
Oysa durup düşünün...
Mektubun sahte olduğu; Marquez'in değil, Johnny Welsch diye birinin yazdığı ortaya çıkalı 14 yıl oldu.
Çoktan bu defterin kapanması gerekmez miydi?
Yüz Yıllık Yalnızlık romanının tutkunu bir arkadaşıma "o mektup sahte" dedim geçen gün; "olsun, çok gerçek!" diye cevapladı.
Neden peki?
Üstelik Marquez mektup hakkında çok ağır konuşmuştu: "Beni ölümden çok, bu kadar zevksiz bir şey yazabileceğime inanılması korkutuyor!"
***
Yazının devamı için: http://www.sabah.com.tr/Yazarlar/babaoglu/2014/04/25/al-sana-buyulu-gercekcilik































Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.