• İstanbul 18 °C
  • Ankara 14 °C
  • İzmir 20 °C
  • Konya 17 °C
  • Sakarya 20 °C
  • Şanlıurfa 26 °C
  • Trabzon 15 °C
  • Gaziantep 24 °C
  • Bolu 15 °C
  • Bursa 19 °C

Hz. Muhammed'in Medine Yahudileriyle İlişkileri

Hz. Muhammed'in Medine Yahudileriyle İlişkileri
Araştırmacı yazar Hüseyin ALAN; 27 Şubat 2016 Cumartesi Günü Türkiye Yazarlar Birliği İzmir Şubesinde;"Hz.Muhammed'İn Medine Yahudileriyle İlişkisi"ni anlattı.

Hz. Peygamber Mekke’den Yesrib’e hicret ettikten sonra orada kurulan İslam toplumu ve İslam devleti ile alakalı hususlarna değinen yazar; "Müslümanlar orada hükümrandır, siyasi otoritedir. Toplumsal ilişkileri düzenleme yetkisine sahiptir. Dolayısıyla Yahudi toplumları, İslam devletinin anlaşmalı birer unsurudur" diyerek özetle konuşmasını şöyle sürdürdü:"-Yesrib’in toplumsal yapısı Mekke gibi homojen Arap toplumu olmayıp, heterojen bir yapıya sahiptir. Yaklaşık 10 bin nüfustan 4 bini Yahudi grupları, 6 bini Arap kavimleridir. Yesrib’de merkezi bir yönetim ya da krallık tarzı bir idare yoktur. Federasyon şeklinde idari bir biçim vardır. Yahudiler, Kaynuka Oğulları, Nadir Oğulları ve Kureyza Oğulları adıyla bilinen üç ayrı gruptur. Araplar, kan bağına dayalı, kabile sistemine göre örgütlenmiş topluluklar iken Yahudiler din bağına dayalı inanç topluluklarıdır.

Yahudiler, Yesrib’in en güzel arazilerine sahip, zirai ürün, ticari etkinlik, finans tekeli, kültürel liderlik gibi vasıflara sahiptir. Güney kısımda yüksekçe yerlerde ve kaleler içinde ikamet etmektedirler. Onlara yakın arazilerde Evs, daha berilerde Hazreç’liler yaşamaktadır. İki Arap kabilesi liderliğinde bloklaşan Araplar, uzunca süren iç çatışma nedeniyle zayıf düşmüşlerdir.

Hz. Peygamber Yesrib’e hicret ettiğinde, doğrudan yönetime “el koymuş”, merkezi bir yönetim tesis etmiş, kendi liderliğinde Yesrib’deki toplumsal gruplarla iki şekilde ve iki ayrı zamanda bir sözleşme imzalamıştır. Orada yapılan ilk işlere bir göz atacak olursak: nüfus sayımı yapılmış, sınırlar tespit edilmiş, toplantı ve karar alma merkezi olarak mescid inşa edilmiş, Müslüman pazarı kurulmuş, Mekkeli muhacirlerle Yesrib Müslümanları kardeş kılınmış, Yakın çevredeki yerleşim yerlerine gazve ve seriyye operasyonları yapılarak yeni yönetim tanıtılmış, Yesrib toprakları haram ilan edilmiştir.

Bunlar gösteriyor ki orada siyasi bir yönetimin unsurları tamamlanmıştır. Bu hareketler gerek müşriklerin ama daha fazlasıyla Yahudilerin hiç hoşuna gitmeyecek, sözleşme yapmalarına rağmen Müslümanlara ve peygambere karşı kin ve nefretlerini hep canlı tutacaktır çünkü onların artık liderliği, ticari ve kültürel üstünlüğü ve gelecek tasavvurları da riske girmiştir.

Hz. Peygamber Hicretten kısa süre sonra ve önce Yahudilerle bir anlaşma, sözleşme imzaladı. Medine sözleşmesi 47 maddedir, bunun 24 ila 47. Maddeleri Yahudilerle ilgilidir. "dedikten sonra "Yahudiler her ne kadar bu anlaşmayı imzalamış, taahhüt vermiş olsalar da, çok sürmedi Bedir savaşından sonra ahitlerini bozdular. Müslümanların yenilip yok olacaklarını sandıkları Bedir’den galip çıkmaları, onları tedirgin etti. Açıktan açığa muhalefete ve düşmanlığa başladılar. Onlardan Mekke’ye gidip Kureyş’i yeniden savaşa teşvik edenlerden, yeniden savaşacak olurlarsa kendileri de içerden destek vereceklerine kadar düşmanlık yapanlara, Geceleri Mekkelilerin operasyon yapmasına yataklık edenlerden, Kab B Eşref gibi Müslüman kadınları aşağılayan şiirler söyleyen, peygamber ailesine küfürler edenlere kadar değişik tepkiler verdiler. Kab, uzun süre Mekke’de kalacak, onları tahrik edecek, Bedirdeki ölüleri için ağıtlar yakacak, Kureyş ajanlarını evinde gizleyecek kadar ileri gitmişti... Peygamber istihbaratı sebebiyle tüm bunlardan haberdardır." dedikten sonra "Bedir’den sonra Yesrib’in ismi yasaklanmış, Medine ismi kullanılmaya başlanmıştır. Buna sebep, Medine’deki düzenin ve toplumsal yapının gerek kabile sitemi gerekse krallık tarzı bir biçim olmadığı, dini ölçülerin ve İslam egemenliğinin geçerli olduğu vurgulanarak diğerlerinden ayrışması amaçlıdır"konularına değindi.

Hüseyin ALAN ;1955 Kırşehir doğumlu. İmam hatip lisesi ve İktisadi Ticari ilimler akademisinde okudu. 1985 yılında İzmire yerleşti ve ticaretle uğraştı. Türkiye'de İslami şekillenişte Ercümend Özkan çizgisinde yer aldı. Bir süre iktibas dergisi yayın yönetmenliği yaptı. Halen çeşitli site ve dergilerde yazıları yayımlanmaktadır. Hz. Peygamberin hayatı, yaşadığı sosyal çevre ve erken dönem İslam toplumu üzerine araştırma yapmaktadır. Beyan yayınlarından çıkmış iki adet siyer kitabı vardır: "Siyerin gölgesinde 1, Peygamber öncesi Mekke ve Arabşstan." Ve "Siyerin gölgesinde 2, Hz. Muhammed'in hayatı ve Mekke dönemi"

Bu haber toplam 6881 defa okunmuştur
  • Yorumlar 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
    Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Sitede yayınlanan yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir.
Tel : 0312 232 05 71 - 72 | Faks : 0312 232 05 71-72 | Haber Scripti: CM Bilişim