Dağlarca, Çocuk ve Allah kitabında, 'çarşıların kalbe yakın eşyaları' der. (Solo, sayfa 134)
Eşya veya nesne. Bunlar ne olabilir? Evvela; kâğıt, kalem, kitap. En güzel üçlü. Her birinin başına 'iyi' sıfatını da ekleyelim. Sonrasında belki bir kehribar, mercan tesbih. Güzel bir vazo. Ama bizim için cep telefonu, bilgisayar, televizyon, kıyafet değil. İlhami Çiçek, 'yürekleri taşıtlardan yana çarpan' insanlardan ve onların bencilliklerinden bahseder. (Satranç Dersleri, Edebiyat Yayınları, 1983, sayfa 39) Böyle şeyler hiç değil.
Eşyanın eve alışması diye bir şey var mıdır, bilmem. Bildiğim, kalemin ele, kitabın kalbe alışması diye bir durum var. Bazı kitapları, yazarları daha çok seversiniz. O yazarlara ait vasat metinler bile ilginizi çeker. Aklımıza gelmişken, şunu da söyleyelim: Kullanılmayan eşyalar daha çabuk eskiyor. Sahi, kalp de böyle midir?
Yazının devamı için: http://www.yenisafak.com.tr/yazarlar/Ibrahim_Tenekeci/kitabin-ahlakini-korumak/55682































Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.