Başbakan dün "ihanete rağmen ekonomi dimdik ayakta" diyordu Meclis'teki grup toplantısında... 17 Aralık operasyonu ardından Türkiye'yi "kaos, kriz" ülkesi gibi göstermek isteyen ve "yabancı gelmesin" çağrısı yapanları kastederek... Söz hainlerden açılınca, ihanet kültürüne dair yazdıklarımı yinelemek istedim.
Kral, kuşlar çarşısındadır. Avcılar avladıkları kuşları, tuzakçılar yakaladıkları eğitimlikeklikleri satıyorlar... Padişahın gözü bu eğitilmiş kekliklere ilişir, etiketlerine bakar; "tanesi 1 altın" yazmaktadır.
Ancak içlerinden biri altın kafestedir ve etiketinde "300 altın" yazdığını fark eder. Sorar; "neden? Diğerleri gibi görünüyor, nedir onu pahalı kılan?"
Satıcı açıklar; "bu, özel eğitimlidir. Çok güzel ötmesi bir yana bu sesi duyan nice kekliği etrafına toplar. Avcılar da bu sayede keklikleri daha kolay avlar."
"Satın alıyorum" der Kral; "al sana 500 altın." Keseyi fırlatır, kafesi açar, kuşunkafasını oracıkta koparır. Satıcı şaşkın; "efendim ne yaptınız? En maharetli kekliğin kafasını kopardınız."
Yazının devamı için: http://www.sabah.com.tr/Yazarlar/oguz/2014/04/23/hain-ile-dusman-arasindaki-fark































Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.