Anadolu, Doğu ile Batının kaynaştığı, kucaklaştığı, karşılaştığı coğrafyadır. Anadolu, savaş-barış, bolluk-darlık, sıkıntı ve ferahlık zamanlarına şahit olmuş güzide bir coğrafyadır. Yeryüzündeki hiçbir coğrafyada rastlanılmayacak zenginliğe, berekete, medeniyete sahne olmuştur. Anadolu insana/ insanlığa zengin bir kültür mirası sunar. Anadolu'yu anlamak, tanımak, Anadolu'da meydana gelen gelişmeleri bilmek, bugünümüzü anlamlandırmamız ve yaşananları bir yere koymamız açısından bize yardımcı olacaktır. Ercan Yıldırım'ın Dergah Yayınları'ndan çıkanAnadolu'da İslâm Ruhu isimli kitabı ismiyle müsemmâ bir kitap. Yıldırım kitapta gaza, gazi, vatan, millet, ulus, Doğu, Batı, kapitalizm, tasavvuf ve daha birçok kavram üzerinden İslam'ın Anadolu'daki serencamını aktarıyor.
Anadolu'da İslâm Ruhu, bir başkaldırı kitabıdır diyebiliriz. “Bu kitabı, bugün Türkiye’de insanların Tevfik Fikret ile aynı görüşü paylaşır duruma gelmeleri üzerine yazmaya karar verdik.” diyor Ercan Yıldırım. Tevfik Fikret’in “Haluk’un Amentüsü” şiirinde yoğun derecede hissedilen inanç ve medeniyet bunalımına aksi bir duruş vardır Anadolu’da İslâm Ruhu kitabında. Yıldırım farklı yaklaşımlar öne sürer; sorular sorarak okuyucuda dikkat uyandırması, okuyucuya sunduğu cevapları temellendirerek, sağlam dayanaklarla vermesi kitabı güzel hâle getiren unsurlardan. Kitapta, salt tarih değil, yer yer ekonomi, edebiyat, sanat, kültür, din konularına da yer veriliyor. Kitap, ‘sıkıcı bir tarih’ olarak değil; ‘canlı ve zengin bir tarih’ perspektifiyle okuyucuya sunuluyor. Yıldırım her ne kadar “Ben bir tarihçi değilim. Yazdığım kitabın tarih ilminde, metodolojisinde ve tarihî hakikatler bağlamında bir yenilik getirdiğini iddia edemem.” dese de, kitap hem geçmişimiz hakkında bize fikir veriyor, hem de ileriye dönük fikirler geliştirmemizi sağlıyor. Mühim olan şey, bir kitabın okuyucunun kafasında ‘kendine getirici bir soru’ bırakmasıdır. Bir kitap bunu yapabiliyorsa, o kitap ve onun müellifi amacına ulaşmış demektir. Bu anlamda Anadolu’da İslâm Ruhu, yeni bir ufuk çizgisi sunarak, “Biz kimiz, nereye aitiz, nereden geldik ve nereye gideceğiz?” sorularını düşüncemizde faal hâle getiriyor.
Devamı için: http://www.dunyabizim.com/Manset/18121/tasavvuf-anadoluda-kurucu-bir-islev-gordu.html































Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.