TYB İstanbul Şubesi’nin İBB Kültürel Etkinlikler Müdürlüğü ile ortaklaşa yaptığı Fethi Gemuhluoğlu Dostluk Günleri’nin ardından TV Net’e konuk olan Mahmut Bıyıklı ve Hüseyin Akın neden Fethi Gemuhluoğlu Dostluk Günleri düzenlediklerini anlattılar. Fethi Gemuhluoğlu’nun son 50 yılda Türkiye’nin önemli fikir adamlarını yetiştiren,onlara okul vazifesi gören öğretmeni diyebileceğimiz bir gönül öncüsü olduğunu kaydeden Mahmut Bıyıklı O’nun bir irfan adamı,bir arif ve gönül adamı olduğunu söyledi.
Yanına gelen gençlerin sahalarında en iyileri olmalarını isteyen, onların iyi birer insan olarak yetişmeleri için çaba gösteren, onlara bir ufuk hazırlayan,insan gibi insan yetiştirme gayretinde olan bir gönül insanı olduğunu kaydeden Bıyıklı O’nu ‘adam yetiştiren bir adam ya da nesillerin öğretmeni’ olarak vasıflandırabiliriz,dedi.
Yazmadan çok okumaya önem veren, herkesi okumaya teşvik eden Gemuhluoğlu’nun gençleri sadece burs vererek destekleyen birisi olarak değerlendirmediklerini ifade eden Bıyıklı, O’nun geleceğini parlak gördüğü gençler üzerinde durarak,onların tahsili,akademik çalışmaları,yazı yazmaları,iş hayatı hatta evlilikleri ile bile bizzat ilgilendiğini söyledi.
TYB İstanbul Başkanı Bıyıklı sözlerini şöyle sürdürdü:’Gemuhluoğlu’nun çok özgün bir sözü vardır; Sanatla başladı yabancılaşma, yine sanatla atılacak.. Kendisi bir sanatçı değildi fakat sanatçı yetişmesi için çaba gösterdi. Sanata edebiyata ilginin doğmasına çalıştı. Yayınları destekledi. Gençlerin edebiyatla,sanatla daha çok ilgilenmelerinin önemini anlatmaya çalıştı her fırsatta. Yanına gelen gençlere cebinizde kalan son para ile simit almayın sinemaya gidin, tiyatroya gidin diyerek onların sanata yönelmelerini sağlamaya çalışmıştır. Yanındaki hemen her kese paradan önce dost biriktirmeye bakın diyerek dostluğun önemini anlatmıştır. Öğretmenler gününde O’nu anarken O’nun aynı zamanda iyi bir öğretmen olduğunu, yeryüzü okulunda öğretmenlik yaptığını da belirtmeliyiz.’
TYB İstanbul Şube Sekreteri Hüseyin Akın Necip Fazıl’ın Babıali kitabının önemli bir kısmını O’na ayırdığını, Sezai Karakoç’un Çocukluğumuz şiirini O’na ithaf ettiğini, Nuri Pakdil’in Bağkanma kitabını O’nun için yazdığını, Cahit Zarifoğlu’nun Yaşamak kitabında O’ndan sıkça bahsettiğini söyleyerek, bu örnekler O’nu şair kişiliğinden ziyade bir bilge, mütefekkir olarak saymamız gerektiğini ifade etti.
Yazanın yazdıklarından uzaklaştığı bir ortamda samimiyet ve sahiciliği ile ehl-i kal olmadığını, ehl-i hal, ehl-i dil ehl-i sohbet olduğunu söyleyen Akın, O’nun bu samimiyeti ve içtenliğinin kendisine çok dost kazandırdığını söyledi. Gençlerin Anadolu’dan büyük şehirlere göç ettiğinde bir yalnızlık duygusu içinde geldikleri şehirlere alışmaya çalıştıklarını kaydeden Hüseyin Akın, Fethi Ağabey’in bu gençlerin şehirli olmaları, ileriye dönük ufuklarını büyütmeye çalıştığını,kendilerini yetiştirmeleri konusunda her türlü desteği sağladığını ifade etti.































Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.