. Samimi bir ortamda gerçekleşen programda Bıyıklı ve Akın TYB’nin faaliyetleri, ileriye dönük adımları ve bugünkü edebiyat dünyamızın sorunlarını konuştular.
İstanbul Şube başkanı Mahmut Bıyıklı, TYB’nin kültürel faaliyetlerle ileriye dönük, kapsamlı, etkin çalışmalar hedeflediğini ve bu doğrultuda büyük heyecan ve coşku içerisinde yeni projelere hazırlandığını söyledi. İdeolojik ayrım yapmaksızın herkesi programların içine dâhil etmeye çalıştıklarını ifade eden Mahmut Bıyıklı şunları söyledi:
‘’TYB olarak Türkiye’de ve yurt dışındaki kültürel faaliyetleri takip etmek durumundayız.Bunu yaparken asla bir ayrım düşünmüyoruz,ufkumuzu geniş tutmaya gayret ediyoruz.İdeolojilere hapsolmayan gerçek bir edebiyat eseri dünyanın neresinde olursa olsun edebiyat dostlarından,kültür insanlarından destek görecektir.Bu nedenle ideolojik ve kapalı duvarları aşmak gerekiyor..’’
Televizyon kültürüyle yetişen bir gençliğin var olduğunu ve bunların sorgulamadan, araştırmadan verileni olduğu gibi almaya hazır bir gençliğin geleceğe yönelik bir katkısının olamayacağını ifade eden Bıyıklı, gündemi iyi takip ettiklerini kaydederek ‘gerçek kültürü iktidar etmeye aday bir düşünceyi yeşertmeliyiz, bu yöndeki çabaları çoğaltmalıyız’ dedi.
Nuri Pakdil’in kendi kuşağından arkadaşlarıyla birbirlerini iyi takip ettiklerini, birbirlerinin eserlerini okuduklarını, eleştirdiklerini ve birbirlerini sevdiklerini söylediğini nakleden Başkan Bıyıklı, Pakdil’in bir gazeteye yaptığı söyleşide ’Bugün edebiyat dünyasında yazarlar birbirini okumuyor, görmüyor, eleştirmiyor bu yüzden iyi ürünlere rastlanmıyor’ dediğini aktardı. Nuri Pakdil’in kendi döneminde arkadaşlarıyla birbirlerini okuyarak, takip ederek adeta birbirlerini beslediklerini söyleyen Bıyıklı, şöyle devam etti:
’Bugün birbirini sevmeyen, okumayan bu insanların ne kültürümüze ne de kültürel iktidara bir katkısı olur. En çok iyilik ve sevgi cümleleri kuran insanların birbirini sevmemeleri sonucunda edebiyat bir kavga aracı, dedikodu malzemesi gibi yansıyor gelecek kuşaklara.Bu da edebiyatın,kültürümüzün geleceği açısından iyi olmaz diye düşünüyorum. Nuri Pakdil’in dediği gibi birbirini beslemeli yazarlarımız, yazdıklarını okuyarak, eleştirerek, birbirini kucaklayarak olur bu beslenme. ‘
Edebiyat Kokusu programına katıla Hüseyin Akın, Kaan Murat Yanık’ın TYB İle ilgili sorusuna verdiği cevapta TYB İfadesini dikkate almak gerekiyor diyerek şunları söyledi:’İsmimize bakın Türkiye Yazarlar Birliği diyoruz.Türkiye’de yaşayan Türk kültürü içinde yoğrulmuş, düşüncesi, felsefesi,fraksiyonu ne olursa olsun her kesimi kucaklayan bir kurum burası.İnsanlara senin anlayışın nedir,fikriyatın nedir,bizim şöyle bir inancımız,düşüncemiz var, ona göre edebiyat ortaya koy, diye bir sınırlamamız söz konusu değildir,bu bağlamda bir şey yapın, denmiyor. Ortak bir şey yapacağımızda da bu ortak yapacağımız şeyin bir koro oluşturmasına dikkat ediyoruz.’
Popüler kültürün, dünya kültürünün pazarlanmış şekli olduğunu söyleyen TYB İstanbul Şube Sekreteri Hüseyin Akın, popüler kültürün kolaycı kültür olduğunu kaydederek kim daha fazla kitlelere nüfus ediyorsa o baş tacı edilir, bu kültüre göre kıymet önemli değildir, dedi.
Birbirimize benziyoruz, ama bunu inkâr ediyoruz diyen Akın, kültürel iktidardan önce kültürel inancı söylüyoruz, kültüre vakıf olmalıyız, bizi biz yapan yordamımız var, buna dikkat etmeliyiz. Kimseyi ötekileştiremeyiz, şiir yazan, okuyan, edebiyatla ilgilenen herkes bizim şiir kardeşimizdir, edebiyat kardeşimizdir, şeklinde konuştu.
TYB İstanbul Şubesi’nin güzel organizasyonlar gerçekleştirdiğini, bu çabaların artarak süreceğini belirten Hüseyin Akın, birbirimize edebiyat, sanat sayesinde daha çok yakın olabileceğimizi kaydederek, birbirimizi anlamanın yolunun da kültürel etkinlikler,sanatsal ve edebi faaliyetlerden geçtiğini ifade etti.
ŞEYMA TUĞÇE
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.