• İstanbul 17 °C
  • Ankara 19 °C

Siyasetin Asıl Meselesi: Sahicilik!

D. Mehmet DOĞAN

Tür­ki­ye­’de si­ya­set vit­rin­de­ki isim­ler üze­rin­den yü­rü­yor. Va­tan­daş en çok gör­dü­ğü, ek­ran­lar­da ve ga­ze­te­ler­de en faz­la sö­zü ge­çen şah­si­yet­le­re ba­ka­rak son ka­ra­rı­nı ve­ri­yor. El­bet­te her­kes par­ti­le­rin dü­şün­ce ar­ka pla­nı, si­ya­sî yö­ne­li­şi ko­nu­sun­da bir fik­re sa­hip. O ar­kap­la­nı hal­kın di­li­ne ter­cü­me et­mek de par­ti­nin gö­rü­nür ki­şi­le­ri­nin be­ce­ri­si­ne bağ­lı. Ya­ni, tü­zük, prog­ram, se­çim bil­dir­ge­si... Ol­ma­sı ge­rek­ti­ği için, usu­len var!

Se­çim ya­kın. Her gün, her yer­de, her şey söy­le­ni­yor... Bir yüz es­ki­me­si, sö­zün de­ğe­ri­ni kay­bet­me­si hâ­li ile kar­şı kar­şı­ya­yız. Bu sı­ra­dan­laş­ma­yı, de­ğer­siz­leş­me­yi bes­le­yen en önem­li hu­sus, se­çim ca­lış­ma­la­rı­nın rek­lam kam­pan­ya­sı­na dö­nüş­tü­rül­me­si. Rek­lam pa­zar­la­ma­dır, pa­zar­la­na­cak mal­la il­gi­li imaj oluş­tur­mak­tır. Bü­tün li­der­le­rin böy­le bir imaj pa­zar­la­ma­sı ile kar­şı kar­şı­ya ol­du­ğu­nu söy­le­ye­bi­li­riz. 

“Şur­da şu­nu ko­nuş­ma­nız lâ­zım, şur­da şöy­le ha­re­ket et­me­niz ge­re­kir. Gü­lün, üzü­lün, ağ­la­mak­lı olun, öf­ke­le­nin, du­run, yü­rü­yün, ko­şun, top oy­na­yın!...” Bu pa­zar­la­ma­nın is­te­nen so­nu­cu ver­me­si, pa­zar­la­na­nın bu et­ki­yi uyan­dır­ma­sı ile il­gi­li...

Me­se­la CHP li­de­ri­ni çok din­dar ola­rak pa­zar­la­mak...

Me­se­la MHP li­de­ri­ni faz­la yuf­ka yü­rek­li ola­rak sun­mak...

Bun­la­rın din­dar­lı­ğı ve­ya yuf­ka yü­rek­li olup ol­ma­dık­la­rı önem­li de­ğil. On­lar­la il­gi­li oluş­tu­ru­la­cak ima­jın tut­ma­sı ki­şi­lik­le­ri­nin ve par­ti­le­ri­nin hal­kın zih­nin­de­ki kar­şı­lı­ğı ile il­gi­li. 

Si­ya­se­tin rek­lam­cı­la­rın ko­nu­su ol­ma­sı, si­ya­sî par­ti li­der­le­ri­nin sa­hi­ci­lik­le­ri­ni, sa­hih­lik­le­ri­ni da­ha önem­li hâ­le ge­tir­di. Her­kes her şey gi­bi gös­te­ri­le­bi­lir. İyi bir şar­kı­cı, iyi bir res­sam, mü­kem­mel bir ai­le rei­si, ha­ri­ka bir dans­çı, us­ta bir fut­bol­cu... Bun­lar ilk ak­la ge­len­ler. Böy­le gös­te­ril­mek­le böy­le ol­mak ay­nı şey de­ğil. Bu­nu hal­kın fark ede­me­ye­ce­ği­ni mi sa­nı­yor­su­nuz? 

Si­ya­set­te sa­hi­ci­lik söz ko­nu­su olun­ca Men­de­re­s’­ten bu ya­na hal­kın bü­yük rağ­bet gös­ter­di­ği isim­ler gö­zü­mü­zün önün­den ge­çi­yor. Men­de­re­s’­in sa­hi­ci­li­ğin­den son­ra en faz­la Tay­yip Er­do­ğa­n’­ın sa­hi­ci et­ki­si uyan­dır­dı­ğı­nı söy­le­ye­bi­li­riz. So­mur­tan Cum­hu­ri­yet ida­re­ci­le­ri ye­ri­ne, gü­lüm­se­yen bir Baş­ba­kan, Men­de­res hal­kın kal­bi­ni fet­het­miş­ti. Üs­te­lik hal­kın ara­sı­na gi­ri­yor, on­lar­la hem­hal olu­yor, on­la­rın his­si­ya­tı­nı ta­şı­yor. Ad­nan Men­de­res seç­kin bir ta­ba­ka­dan ge­li­yor­du. Tay­yip Er­do­ğan halk­tan bi­ri ola­rak, en alt­tan ge­le­rek mil­le­tin gön­lü­nü fet­het­ti. Her an halk­la be­ra­ber ola­bi­le­ce­ği­ni, her şart al­tın­da va­tan­daş­lar­la en sı­cak di­ya­log­la­rı ku­ra­bi­le­ce­ği­ni gös­ter­di. Ya­şa­dı­ğı gi­bi ol­du­ğu­nu, inan­dı­ğı gi­bi ya­şa­dı­ğı­nı va­tan­daş­lar gör­dü. 

Ah­met Da­vu­toğ­lu da bu an­lam­da sa­hi­ci bir ka­rak­ter. İyi ye­tiş­miş bir ilim ada­mı. Ka­de­rin sev­kiy­le si­ya­se­tin için­de bul­du ken­di­ni. Şim­di bir va­zi­fe ve me­s’­uli­yet ada­mı ola­rak par­ti­si­ni ba­şa­rı­ya ulaş­tır­mak için ça­ba­lı­yor.

Bu­ra­ya ka­dar sa­hi­ci­lik me­se­le­si yok. “Yok­sa icad ede­riz, bu ka­dar da sa­hi­ci­lik prim yap­ma­z” di­ye mi dü­şü­nü­lü­yor aca­ba?

Ne­den bu ka­na­ate var­dım? 

Par­ti­nin pa­zar­la­ma­cı­la­rı Da­vu­toğ­lu­’na Trab­zo­n’­da fut­bol oy­nat­tı­lar...

Böy­le iş­ler Trab­zo­n’­da olur! Çün­kü Trab­zon fut­bol has­ta­lı­ğı­nın ta­van yap­tı­ğı ili­miz. Mi­zan­sen her ta­raf­tan akı­yor.

Trab­zons­po­r’­un es­ki­le­ri ile Baş­ba­kan ve et­ra­fın­da­ki­le­rin ma­çın­da Da­vu­toğ­lu us­ta bir fut­bol­cu ola­rak hal­ka tak­dim edi­li­yor. Ha­ni bı­ra­kıl­sa, pro­fes­yo­nel lig­de trans­fer re­ko­ru kı­ra­cak!

Bu ba­na, 1960’lı yıl­lar­da es­ki Mil­lî Şe­f’­in par­ti baş­ka­nı ola­rak her yaz İs­tan­bu­l’­da de­ni­ze gir­me­si ha­ber­le­ri­ne ha­tır­la­tı­yor. İs­met İnö­nü, ta­ri­hî ma­yo­su­nu gi­yi­yor ve de­ni­ze çi­vi­le­me at­lı­yor!

Bu­nun si­ya­se­ten bir de­ğe­ri var mı? Ga­li­ba top­lu­ma şu söy­len­mek is­te­ni­yor: Pa­şa yaş­lı ama zin­de! Ay­nı za­man­da mo­dern ve spor­cu!

Ba­kın Ah­met Da­vu­toğ­lu­’nun fut­bol­cu­luk ha­be­ri­ne. 

İş­te baş­lık: “Da­vu­toğ­lu Av­ni Aker'de şov yap­tı.” Al­ter­na­tif baş­lık: Baş­ba­kan Av­ni     Ake­r’­de fır­tı­na gi­bi es­ti.” 

Ve ha­ber: “Baş­ba­kan Ah­met Da­vu­toğ­lu, es­ki Trab­zons­por­lu fut­bol­cu­lar­la maç yap­tı. Kırk da­ki­ka bo­yun­ca sa­ha­da ka­lan ve for­vet mev­ki­in­de oy­na­yan Da­vu­toğ­lu, kar­şı­laş­ma­da ta­kı­mı­nın 3 go­lü­nü ata­rak hat-trick ya­par­ken, 1 go­lün de pa­sı­nı ver­di. İz­le­yi­ci­ler­den sık sık al­kış alan Ah­met Da­vu­toğ­lu'na ma­çın bi­ti­mi­nin ar­dın­dan da te­za­hü­rat­lar­la sev­gi gös­te­ri­le­rin­de bu­lu­nul­du. Kar­şı­laş­ma so­nun­da her iki ta­kım spor­cu­la­rı da or­ta alan­da top­la­na­rak tat­lı ye­di.”

Baş­ba­ka­n’­a hat­ti­rik yap­tır­ma­yı pro­pa­gan­da sa­nı­yor­lar!

“Hat­ti­rik de ne?” di­ye so­ran va­tan­daş­la­rı bu dil se­fa­le­ti gös­te­ri­si­ni ya­pan sah­te­ci­le­rin rağ­mı­na ya­za­ca­ğım: Üç­le­me. “Baş­ba­kan üç­le­di!” Ne­den böy­le yaz­ma­dık­la­rı­nı va­rın siz dü­şü­nün!

Bu yazı toplam 361 defa okunmuştur.
  • Yorumlar 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
    Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu yazıya henüz yorum eklenmemiştir.
Yazarın Diğer Yazıları
Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Sitede yayınlanan yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir.
Tel : 0312 232 05 71 - 72 | Faks : 0312 232 05 71-72 | Haber Scripti: CM Bilişim