• İstanbul 13 °C
  • Ankara 12 °C

Okullar Nereye Açılıyor?

Memiş OKUYUCU

Okullar dün (12 eylül 2022) açıldı. 19 milyon öğrenci eğitim-öğretime başladı. Konuya farklı bir girizgâh yapalım, yakın geçmişten iki yaşanmış hikâye ile eğitimimize farklı bir pencere açalım..

Türkiye, 1980’lerin sonunda Aksaray, Bayburt, Kırıkkale ve Karaman’ın(1989) il yapılması ile il ve ilçe olmak isteyen pek çok belde ve ilçenin heyecan yaşadığı hatta o heyecana bütün ülkeyi ortak ettiği bir dönem geçirdi. Neticede 14 ilçe il olurken, pek çok belde de ilçe yapılarak bir türden taltif edildi.

İl ve ilçe olmak yolunda pek çok beldede hummalı faaliyetler, tanıtım programları, ülke çapına yayılan ‘’bizde bu işte varız’’ türünden kampanyalar tertip edildi. Bu uğurda siyasetin kapıları aşındırılmaya başlandı. Devlet üst düzeyi ile akrabalık ilişkileri dahil her türlü politik mekanizma harekete geçirildi. Öyle ki, il ilçe olmak bir talepten öteye geçerek efsunlu bir aşka dönüştü. Bu uğurda nerede ise destansı hikâyeler yazılmaya başlandı. En son il olmak isteyen Şebinkarahisar Ecevitler ile hanımlar cihetinden akrabalığı devreye koydu ise de taleplerini gerçekleştiremedi. Bizim Yenifakılı beldesi de Kara Kemal(Siyasi tarihimizdeki Kara Kemal ile sadece bir isim benzerliği) ile seçim meydanlarında bayrak göstererek zorlu bir mücadele yürüterek ilçe oldu. İşte o dönemde Ankara’dan batıya gidenlerin geçtiği Polatlı’da gördüğü sabit bir pankart yıllarca asılı durdu: “İl olmak istiyoruz!’’ Bu talep dolayısıyla Polatlı’nın bu pankartı, nerede ise Türkiye’nin pek büyük bir ekseriyetinin hafızasına kazındı. Ancak bir ara bu pankart indirilmiş, yerine İngilizce il olmak istiyoruz pankartının asılmış olduğu görüldü. Merakına yenik düşüp bunun sebebini soranlara Polatlılılar, ‘’Şimdiye kadar Türkçe söyledik kimse anlamadı. Bu sefer İngilizce söyleyelim belki anlayan çıkar.’’ Diye karşılık veriyorlardı.

Elbette bu mizah, 1993 senesinde Fenerbahçe ile Başbakanlık Kupası maçını kaybeden Trabzon Spor taraftarlarının ürettiği mizahtan farklı değildi. MEB’in bir hizmetiçi seminerinde yenilgiye göndermede bulunarak kendilerine söylenen, “moraliniz bozuk gözüküyor arkadaşlar’’ sözüne “Biz bir kadının(Dönem başbakanı Tansu Çiller’i kast ederek) elinden kupa almazık diye bu maçı verdik’’ cevabındakini çağıran türden bir kara mizah idi. İl ve ilçeliğe terfi eden yerlerde ne değişti, ne değişmedi ayrı bir yazı konusu. Sonunda o dönem de geçildi. Bütün il, ilçe talepleri birer seçim dönemi efsanesi olarak hatıralarda kaldı.

Elbette maarife dair seslenişimizi Türkçe dışında yapmayacağız.
Bu yazı toplam 165 defa okunmuştur.
  • Yorumlar 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
    Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu yazıya henüz yorum eklenmemiştir.
Yazarın Diğer Yazıları
Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Sitede yayınlanan yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir.
Tel : 0312 232 05 71 - 72 | Faks : 0312 232 05 71-72 | Haber Scripti: CM Bilişim