Asırlarca Osmanlı toplumuna ve eğitim-öğretim kurumlarına hizmet eden kütüphaneler, özellikle Tanzimat’tan sonra eski fonksiyonlarını icra edemez hale gelmiş ve imparatorluğun son dönemlerinde yavaş yavaş eğitim sistemindeki yerini yeni tip kütüphanelere bırakmışlardı.
Kütüphaneler, 15. yüzyıldan itibaren Osmanlı eğitim-öğretim ve bilimsel yaşamına önemli katkılar yapmış kurumlar olarak karşımıza çıkmaktadır. Birçok hükümdar, üst düzey devlet yöneticisi, bilim ve din adamı kütüphanelerin oluşturulmasında hizmet ve dermelerinin geliştirilmesinde önemli katkılarda bulunmuştur. Osmanlı Devleti'nin 17. yüzyıldan itibaren askeri, siyasi ve ekonomik sorunlar nedeniyle zayıflaması ile birlikte, bu kurumların da toplumun bilimsel, kültürel ve sosyal yaşamı üzerindeki etkisi azalmaya başlamıştır.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.