Dünyanın en zengin petrol yataklarına sahip Venezuela’yı perişan eden, nükleer süper güç Rusya ile kadim devlet İran’ı ekonomik ambargo ile çökertme yolunda olan bir emperyalist güçten söz ediyoruz.
Saldırının “atlatıldığına” inanmak gaflettir. Kendini tekrarlayacak ve mutlaka sonuç alana kadar da devam edecek bir stratejik saldırıyla karşı karşıyayız…
Emperyalizmin kıskacında geleceğe dönük umut yüklü planlara yer olamaz, ‘milli egemenlik’ kendiliğinden tartışma konusu olur.
Belli ki, ekonomide yeniden saldıracak, sokaklarda ürettikleri kontrollü kaos ile yeni anti-demokratik müdahalelerin yolunu açmaya çalışacaklar.
Bakın, kişi başına geliri yıllık 2.500 Dolar’dan, 10.000 Dolar civarına çıkaralı kaç yıl oldu, neden yıllardır patinaj çekiyoruz, neden, cumhuriyet tarihinin en güzel ekonomik verilerinin yaşandığı Mayıs 2013’ten hemen sonra girdiğimiz karanlık tünelin ucundaki ışık hala görünmedi?
İşbirlikçiler yeniden güçleniyor
FETÖ’cü kaçak, sosyal medya mesajlarında, “o rahibi tıpış tıpış verecek, S-400’ü de alamayacaksın” derken, akılcı bir rota çiziyor. Çünkü kanatları altına sığındığı Amerikan emperyalizminin ne yapabileceğini çok iyi biliyor. Vatana ihanet halinde suçüstü yakalanmış, bütün pislikleri ortaya dökülmüş bir örgütün hemen tüm elemanlarının bugüne kadar doğru-dürüst pişmanlık belirtmemeleri, aksine, “az kaldı yeniden geliyoruz”havası basmalarının nedeni de budur.
Emperyalizm, 15 Temmuz milli direnişinin hesabını sormakta kararlıdır.
Kozmik oda kumpasıyla, planladıkları darbeye karşı direnebilecek yerel unsurları tespit ettiklerini sanıyorlardı, karşılarında 80 milyonu buldular!..
Şimdi, 15 Temmuz’da sivil-asker, kim direnmişse, kumpaslarıyla tasfiye çabasındalar.Hiç beklemedikleri gazeteciler, akademisyenler, yerel siyasetçiler, KOBİ patronları karşılarına dikildiler, belli ki, herkesi listelediler, şimdi, “mıntıka temizliği” yapıyorlar…
FETÖ-PKK ikilisi ile savaş, önce kararlı anti-emperyalist duruştur.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.