Rus savaş gemilerinin İngiliz savaş gemilerine uyarı ateşi açması yeni bir krizin fitilini ateşlemiş olabilir. Elbette NATO ittifakı üzerinden batılı güçlerin Karadeniz'deki baskıyı artırmaları tesadüf değil. Ortada büyük bir küresel mücadele var ve bu mücadelede batı harekete geçmiş gibi görünüyor. Burada amaç Karadeniz-Kafkaslar hattını kontrol ederek Rusya'yı güneyden çevirmek. Dolayısıyla hem Rusya'yı hem de Kafkasları yeni gelişmeler bekliyor olabilir. Aynı durum aslında Akdeniz'de de yaşanıyor. Rusya'nın Güney Kıbrıs Rum Yönetimindeki ekonomik varlığına son verilmesi, ABD'nin Libya'da Türkiye ile birlikte hareket etmek istemesi Akdeniz'de Rus varlığını sınırlandırma girişimleri olarak da yorumlanabilir. ABD'nin üsler kurmak suretiyle örtük ve sessiz bir şekilde Yunanistan'ı işgal etmesi, Girit ve GKRY'teki hava üsleri üzerinden askeri varlığını arttırması Rusya için stratejik kuşatma hamleleridir. Ancak bu hamleler aynı zamanda Türkiye için de geçerlidir ve Türkiye tarafından da dikkate alınmalıdır. Bu kapsamda doğu ile batı arasındaki küresel mücadelede ülkemizin etrafında yeni kriz alanlarının oluşmaya başladığını görüyoruz.
Dr. Eray Güçlüer: Küresel güç mücadelesinin merkezinde Türkiye var
14 Haziran 2021 tarihinde Brüksel'de gerçekleşen NATO liderler zirvesinde açıklanan NATO-2030 konsepti sonrası Karadeniz'de hareketlenmeler yaşandığını görüyoruz.
Bu haber toplam 153 defa okunmuştur
- Yorumlar 0
Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
Ergün Diler: Kavala restiAMERİKA Birleşik Devletleri, TEK BİR ORTAK AKIL tarafından yönetilir. Farklı enstrümanlar kullanarak istenen sonuçlara ulaşmayı hedefleyen bir organizasyondur.
Ergün Yıldırım: Ankara kimin başkenti ya da Hititler neyimiz olur?Hitit Güneşi diye bildiğimiz sembolün, Hattilere ait olduğu söyleniyor. "Tanrıların tören alaylarında" kullanıldığı ve prens-kralların mezarlarında bulunduğu ifade ediliyor.
Ali Karahasanoğlu: DHKPC’yi-Deniz’i övenler, ‘aydınlar öldürüldü’ diyemez!Bir gazetenin, hem teröre destek verip, hem de terörden şikayetçi olması, mümkün mü?
- 14:41 - HALI DOKUYAN KADINLAR
- 14:25 - Akif Çarkçı: Modern köleliğin anatomisi
- 11:32 - Mustafa Özcan: Gönül frekansında buluşanlar
- 11:30 - Adnan Öksüz: İleriki yıllarda “Gazze Soykırımını Tel’in” denildiğinde hangi gençler akla gelecek?
- 11:28 - İbrahim Demirci: 1 Mayıs 1977 Pazar Gününden Bende Kalanlar
- 11:26 - Kırık Kalemler Dükkânı’na Dair Anlamlar
- 11:23 - Ergün Diler: Kavala resti
- 11:21 - Ergün Yıldırım: Ankara kimin başkenti ya da Hititler neyimiz olur?
- 10:51 - Ali Karahasanoğlu: DHKPC’yi-Deniz’i övenler, ‘aydınlar öldürüldü’ diyemez!
- 10:47 - Mustafa Kutlu: Korku zamanı
- 10:45 - Kadir Üstün: Hamas’ın ateşkesi kabulü ve İsrail’in Refah Operasyonu
- 10:43 - İsmail Yaşa: Netanyahu savaşı sürdürmekte ısrarlı
- 10:39 - Ferman Karaçam: Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli ve Önerilerimiz
- 10:35 - Kurtuluş Tayiz: Siyasette bahar havası
- 10:02 - İHVAN-I MÜSLİMİN’İN ŞEHİT KURUCUSU HASAN EL-BENNA ANLATILDI
Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Sitede yayınlanan yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir.
Tel : 0312 232 05 71 - 72 | Faks : 0312 232 05 71-72 | Haber Scripti: CM Bilişim
Tel : 0312 232 05 71 - 72 | Faks : 0312 232 05 71-72 | Haber Scripti: CM Bilişim
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.