Alavere dalavere Kürt Mehmet ölüme!”
Meşhur deyimin mâna ve medlulü son kelimenin değişmesi ile yerine oturdu… Eline hayatında sözlük almamışları açıklayalım: “Yükün ağırı ne yapıp yapıp güçsüzlere çektirilir.”
Bugünlerde birileri şiddetli asker muhibbi, Mehmetçik müdafii kesildiler. Aman da aman, ne Mehmetcik muhabbetleri bunlar! Sevsinler sizi!
Önce eşsiz eş başkan salvoladı: “Nasıl olsa Mehmetçik bol, sürün savaşa!”
Sonra diğerleri ve elbette eş-Önder Sırrı! Hem de “düm teke tek”” programında… Hatta annelere, ailelere seslenerek, “askerdeki çocuklarınız için hükümete hücum edin, mutlaka barış olsun!” makamında konuşurken nasıl da lafı köpürtüyordu…
Bunlar profesyonel “barışçı”. Her halükârda barış alır satarlar…Eh tıkırları da yerinde.
PKK çoluk çocuk 40 bin kişiyi katleder, barış şampiyonluğu onundur. Az zahmet çekmemiştir çoğu Kürt bu kadar insan öldürürken. Barış şampiyonluğu elbette onun olacak.
6-7 Ekim olaylarında elli kişinin ölümüne yol açanlardan hiç barışseverlik dışında laf duydunuz mu? Elinden kan damlıyor, “neler yapmadık biz bu barış için” diyor!
Elbette eş-Önder Sırrı da öyle!
Tamam efendiler, barış olsun. Önce PYD’yi durdurun…
Şimdi oldu mu ya? Kürt özgürlük savaşçıları, kanton fedaileri durdurulur mu? Peki değirmenin suyu nereden geliyor?
Yani kanı zebil edilen PYD’nin savaşçıları? Türkiye’den gencecik Kürt Memetler sürülüyor oraya.
Hadi, kahramanlar! Bir basın toplantısı yapıp PYD’ye çağrıda bulunun. “Yeter Memolar ölmesin!” deyin!
Rakamları en iyi onlar bilirler: 25 bin genç bu maksatla sınır ötesine geçirilmiş…
“E meydanı insanlık ayıbı DAEŞ’e mi bırakalım. Onlar büyük insanlık için savaşıyorlar!” Merak etmeyin, DAEŞ’i bu coğrafyaya bela edenler, bir gün çaresini de bulurlar. Arada siz telef olmayın!
Kürt Mehmet sadece Suriye’de mi ölüme sürülüyor?
PKK bölgeden kaç çocuğu dağa kaldırdı? Analar, babalar ağlayıp sızlayıp duruyor. Hanginiz gidip de o yaslı analara, acılı babaları merhem olmak için bir adım attınız?
Hadi barışperverler, terör örgütüne silah bıraktırın. O çocuğu elinden alınan anaların yanında saf tutun!
Bizimki de saflık! Hiç olur mu öyle şey! Adamların şiarı belli: “Alavere dalavere Kürt Mehmet ölüme!”
Şu günlerde bu “barışcıl” cepheden en parlak teklifi Selo yaptı: “Suriye’ye asker değil siyasetçi gönderelim.”
Ben bu teklifi çok tuttum. Pekala, heyet başkanı Selo olsun, DAEŞ’e bir siyasî heyet gönderelim, bitirsin savaşı!
Mesele ne peki?
Türkiye güvenliğini tehdit eden bir hususta gerekirse harekete geçecek…Şer cephesi, Esed-PYD-İsrail ekseni durur mu?
Tezviratın, tahrikatın bini bir para!
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.