Libya ile yapılan deniz yetki alanlarının sınırlandırılmasını içeren Münhasır Ekonomik Bölge (MEB) anlaşması ve ardından bu anlaşmanın varlığını ve geleceğini güvence altına almayı amaçlayan Güvenlik ve Askeri Anlaşma, Doğu Akdeniz’de yeni stratejik iklimin belirleyicisi olmuştur.
Bu yeni iklim; Türkiye’nin sadece bugünü ve yakın geleceğini değil, en az 500 yıllık geleceğine dair doğal kaynaklar açısından büyük zenginlik sunan Doğu Akdeniz’deki haklarımızın korunması açısından yeni bir dönemin başlangıcıydı.
Emperyalist sömürgeci güçlerin kuklası, bozguncu, darbeci Hafter’ in, Libya’nın meşru hükümetine karşı başlattığı saldırılarla umutlananlar, şimdi büyük bir hayal kırıklığı içinde kıvranıyorlar. Hem Libya halkının geleceğine ipotek koymayı, hem de Türkiye’yi Antalya Körfezine hapsetmeyi planlayanların şer hevesleri kursaklarında kaldı.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.