Kırk Yılın Hikâyesi Sempozyumu Kahramanmaraş’ta Başladı

TYB Kahramanmaraş Şube Başkanı Fazlı Bayram,  özel bir şehirde çok anlamlı bir etkinliğe ev sahipliği yaptıklarını, eşyanın mananın bir hikâyesi olduğu gibi hikâyenin de hikâyesi olduğunu ifade ettikten sonra ustaların bilgi şöleninde çok değerli şeyler söyleyeceğini ve salonda bulunanların da bunlara şahit olacağını ifade etti.

Programın herkesin tekâmülüne vesile olmasını dileyen Bayram, gelen herkese teşekkür ederek, konuşmasını tamamladı.  

Kahramanmaraş Büyükşehir Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Daire Başkanı Cevdet Kabakçı, konuşmasına Bahattin Karakoç’a rahmet dileyerek ve ev sahipliği yapmaktan büyük onur duyduklarını söyleyerek başladı. Belediyenin çalışmalarından bahseden Sayın Kabakçı, belediye olarak ilmi ve kültürel çalışmalara çok önem verdiklerini ve bu nokta farklı konularda otuza yakın sempozyum gerçekleştirip, bunları kitaplaştırarak literatüre katkı yaptıklarını ifade etti. Yaptıkları kadar planladıkları çok sayıda sempozyum planları olduğunu dile getiren Kabakçı, onların da kitap haline getirilip literatüre sunulacağını söyledi.

Konuşmasında Türkiye Yazarlar Birliğine ilişkin de düşüncelerini paylaşan Kabakçı, neredeyse hiç kimsenin hatırlamadığı Kemalettin Tuğcu’yu seksenlerde Türkiye Yazarlar Birliğinin hatırlaması ve ödül vermesinin çok değerli olduğunu, hem bizim camiamıza özgüven verdiğini hem de hepimize vefayı hatırlattığını hassaten ifade etti. Bununla birlikte sözcüklerin mayasıyla oynandığı zamanlarda bu noktada bir cevap verme gereği duyan bir kurum olarak Türkiye Yazarlar Birliği çok değerli çalışmalara imza attığını zikreden  Kabakçı, şu anda geçmişe nazaran daha iyi konumda olduğumuzu ama bunun yeterli olmadığını da görmemiz gerektiğini vurguladı. Yazarlar Birliğinin kırk yılını geride bırakırken bu süreç içerisinde emeği geçenlere şükranlarını sunarak konuşmasını bitirdi.

Türkiye Yazarlar Birliği Genel Başkanı Prof. Dr. Musa Kazım Arıcan, şiirin büyük çınarı olan Bahattin Karakoç’a rahmet, sevenlerine başsağlığı diyerek sözlerine başladı. Konuşmasında Türkiye Yazarlar Birliğinin ülke içinde ve ülke dışında gerçekleştirdiği faaliyetlerden bahseden Prof. Dr. Arıcan, Kırk Yılın Hikâyesi sempozyumunun oldukça önemli bir etkinlik olduğunu ve bu etkinliği Bahattin Karakoç’a ithaf ettiklerini belirtti.

Programda geçmişten günümüze hikâye ve hikâyecilik serüvenimizi işin erbaplarından dinleyeceklerini zikreden Prof. Dr. Arıcan, hikâye ve hayatın birbirleriyle olan canlı ilişkisine etkileyici şekilde değinirken, hikâyenin çok farklı alanlarda var olduğunu, bunun büyük zenginlik sağladığını, hikâyenin içinde psikolojinin, sosyolojinin ve felsefenin iç içe geçtiğini, geçmesi gerektiğini bu çok katmanlı yapının bu şekilde hikâyeyi güçlü kıldığını ifade etti. Ancak günümüzde hikâyelerimizin bu gücü muhafaza edip etmediğini de sorgulamak gerektiğini vurguladı. Kırk Yılın Hikâyesi bilgi şöleninde de bu konuların tartışılacağını belirten Prof. Dr. Arıcan, günümüzde yazılan hikâyelerin muhataplarını bulup bulamadığı üzerinde durulması gerektiğini, bu konuda özellikle devletin ve belediyelerin öncü olmasının oldukça önemli olduğunu söyledi. Kültür belediyeciliği bakımından öncülük yapan belediyelerden birisinin de Kahramanmaraş Belediyesi olduğunu zikreden Prof. Dr. Arıcan, programın hazırlanmasında ve gerçekleştirilmesinde emeği geçen herkese teşekkür ederek konuşmasını nihayete erdirdi.

Türkiye Yazarlar Birliği Şeref Başkanı D. Mehmet Doğan, değerli şairimiz Bahaeddin Karakoç’un vefatı dolayısıyla Kahramanmaraşlılara ve edebiyat severlere başsağlığı dileyerek konuşmasına başladı. Doğan, Kahramanmaraş’tan çok değerli yazarlar ve edebiyatçıların geçtiğini, ancak Karakoç’un kendi topraklarında kalmayı tercih etmiş olduğunu, bunu oldukça değerli bulduğunu düşündüğünü ifade etti.

Edebiyat türünde hikâyenin öne çıktığını, etrafında beliren insan sayısında artış olduğunu, özellikle hanımefendilerin bu konuda bir atılım yaptıklarını dile getirdi. Hikâyecilik konusunda iyiye gidiş görüldüğünü belirten Doğan, roman konusunda istediğimiz ivmeyi yakalayamadığımızı,  bu noktada ileri bir noktaya varmış sayılamayacağımızı, şiirde ise bir duraklama halinde olduğumuzu söyledi. İçinde bulunduğumuz yılın Yazarlar Birliğinin kırkıncı yılı olması sebebiyle romanımızın, şiirimizin ve hikâyemizin kırk yılını konuşmak istediklerini söyleyen Doğan,  böylesi programların sıradan görünebildiğini ama böylesi programlar için bir zemine ihtiyacımız olduğunu bunun da  Türkiye Yazarlar Birliği tarafından inşa edildiğini ifade etti. Kırk Yılın Hikâyesi bilgi şöleninde hikâyemizin serüvenini ve meselelerinin konuşulacağını, işin erbaplarının programda söylenmesi gerekenleri söyleyeceklerini zikreden Doğan, bilgi şöleninin güzel bir program olması temennisinde bulunarak konuşmasını nihayete erdirdi.

Programda Türkiye Yazarlar Birliğinin 40. Yılında gerçekleştirdiği faaliyetleri içeren sinevizyon gösterimi de yapıldı. 

Kırk Yılın Hikayesi Bilgi Şöleni Prof. Dr. Mehmet Narlı’nın oturum başkanlığında Emin Gürdamur, Yıldız Ramazanoğlu, Ömer Yalçınova’nın katıldığı oturum, Necip Tosun’un oturum başkanlığında Cemal Şakar, Hasibe Çerko, Handan Yıldız Acar’ın katıldığı oturum, Prof. Dr. Hasan Yücel Başdemir’in oturum başkanlığında Naime Erkovan, Mehmet Kahraman, Mustafa Çiftçi’nin katıldığı oturum, D. Mehmet Doğan’ın oturum başkanlığında Abdullah Harmancı, Prof. Dr. Mehmet Narlı, Necip Tosun’un katıldığı oturum olmak üzere dört oturumda sunulacak tebliğlerden oluşacak ve iki gün sürecektir. Bilgi şölenine TYB Şeref Başkanı D. Mehmet Doğan, TYB Genel Başkanı Prof. Dr. Musa Kazım Arıcan, TYB Genel Sekreteri Dr. Muhammed Enes Kala, Yönetim Kurulu üyeleri Prof. Dr. Hasan Yücel Başdemir ve Mehmet Kurtoğlu, Genel Başkan Danışmanları İbrahim Ulvi Yavuz ve Ferhat Koç iştirak etmişlerdir. İki gün sürecek bilgi şöleni edebiyat severleri beklemektedir.