ABD içinde bulunduğu durumu Batı Asya’nın bütüne bakarak tartıyor. Bu stratejik kalibre ilgili değil, ‘kas hatırlaması’ artık. ‘İçinde bulunduğu’ dediğimiz; Afganistan, Pakistan, İran, Irak, Suriye, Türkiye, S. Arabistan, Mısır, Yemen, Katar, artı, çevreleyen denizlerin tamamında özel sorunlar yaşıyor Washington. Bunları yönetme kabiliyetinde-hele eskiye kıyasla-ciddi erozyonlar yaşıyor…
Bunun çok sebebi var, dahası rakiplerinin durumu da farklı. Bölge dışı aktörlerin görünümünde de -Çin, Rusya, Hindistan gibi-radikal yükselişler var. Cephe hatlarını çok konuşuyoruz ama tespit etmemize rağmen üzerinde durmadığımız, ABD’nin bunlarla baş etme kapasitesinin halidir…
Türkiye’de konuya bakılırken, “ne yani ABD mi parçalanacak, çökecek” türünden, indirgemeci bir yarım aklın prim yapması ayrı körlük ama olayın sıra dışılığı, daha önce hiç yaşanmamış olması gibi şüpheciliğe yüz verilmemesi garip…
Oysa bu dalgalanmalar, tarihi ve ekonomik boyutlar, ana kırılma hatlarının kaşınması türünden içerikler barındırdığı gibi, Başkanlık seçimi üzerinden yükselen politik kutuplaşmalar içeriyor. Ocak 2021’de yaşanan Kongre baskınının türevidir. Orada da aynısı olmuştu. Bu kadar büyük olay dahi, yani açık ayaklanma ve hükümeti düşürmeye kadar gidecek olayların sebep-sonuç ilişkisi üstünkörü geçilmişti. Medyanın bayıldığı görüntüler sona erince, konu da kapanmıştı. Aynısı Ukrayna’da da oldu.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.