Çarpık mantıklarıyla ve kırpık bilgileriyle "kırpıntı bohçası"na benzeyen şahıslar var...
Hem de kıyâmet gibi...
Bu adamlara başlamadan önce "kırpıntı bohçası" aslında nedir, îzâh edeyim.
Kumaşın ve terzilik mesleğinin eski değerini hatırlayan kaç kişi kaldı?
Hele şu "kırpıntı bohçası"nın ne olduğunu yeni nesilden bilen var mı?
Onlar, böyle şeyleri ancak anneannelerinin eski evlerinde görebilir.
Veyâ lügatlerde, hikâye ve romanlarda...
Belki "eski Türk filmleri"nde...
***
"Kesilip biçilen kumaşlardan artakalan ufak tefek parçaların, yâni kırpıntıların konup saklandığı bohça..."
Bu "kırpıntı bohçası" terkîbi, TDK, Kubbealtı ve Ötüken lügatlerinde aşağı yukarı böyle îzâh edilmiş.
D.Mehmet Doğan ve Pars Tuğlacı'nın lügatlerinde ise yer almamış.
"Kırpıntı bohçası" sözüne mecaz mânâyı ise yalnızca Ötüken lügati vermiş:
"Kafasını gereksiz bilgilerle doldurmuş olan..."
Bize lâzım olan kısım işte burası...
"Şahsiyetleri kırpıntı bohçası gibi" olan adamlar...
İsimlerinin başında bir yığın sıfat, cafcaflı unvan:
"Profesör, Doçent, Doktor, Öğretim Üyesi, Akademisyen, Târihçi, İlâhiyatçı, Araştırmacı Yazar, Uzman" falan feşmekân...
Üniversite hocası...
Ama kırpıntı bohçası...
Devamı: https://www.yeniakit.com.tr/yazarlar/c-yakup-simsek/kirpinti-bohcasi-kirkambar-hazretleri-27456.html
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.