• İstanbul 20 °C
  • Ankara 26 °C

Çanakkale Destanı 100 yaşında

Çanakkale Destanı 100 yaşında
18 Mart 1915'te müttefiklerin savaş gemileri Çanakkale Boğazı'nı ele geçirmek için saldırıya geçmiş ve Türk savunmasının zaferiyle sonuçlanan Çanakkale Savaşları'nı başlatmıştı. Tarihi değiştiren o günlerin üzerinden tam bir asır geçti.

Mehmet Akif Ersoy'a “Vurulup tertemiz alnından uzanmış da yatıyor/ Bir hilal uğruna ya Rab, ne güneşler batıyor" satırlarını yazdıran Çanakkale Zaferi’nin üzerinden tam bir asır geçti. Vatan toprağını kanlarıyla sulayan on binlerce şehit Çanakkale destanını yazdıklarında, takvimler 18 Mart 1915'i gösteriyordu. Anaların "Ya şehid ol ya gazi!" diye cepheye yolladığı gençler Çanakkale'den düşmanı geçirmedi.
1. Dünya Savaşı'nda İngiltere, Fransa ve Rusya tarafından köşeye sıkıştırılmak istenen Osmanlı Donanması, Çanakkale'nin geçilemez olduğunu gösterdi. Kahramanlık destanı, 3 Kasım 1914'de Çanakkale Boğazı'nda meydana gelen deniz savaşıyla başladı. İtilaf devletlerinin menzil dışında açtığı ilk ateş Seddülbahir Kalesi içindeki 11 ton barut ve 360 adet ağır top mermisinin patlamasına neden oldu. Patlama sonucu 5 subay, 81 er şehit oldu. Onlar Çanakkale Savaşları’nda verilen ilk şehitlerdi.
Deniz savaşlarında, İtilaf Devletleri'ne ait toplam 13 denizaltı 27 kez geçme denemesinde bulundu. Osmanlı gemi kayıpları ise 8 askerî gemi ile 31 ticari gemi ve 200'den fazla tekneydi. İtilaf Devletleri Çanakkale Boğazı'nın savaş gemileri ile aşamayınca bu kez çıkarma yapmayı planladılar. Türk ordusu, İtilaf Devletlerine karşı Seddülbahir, Arıburnu ve Anafartalar cephelerinde savaştı. Savaşın en şiddetli anları yaşandı. Çelikten bir saldırıya karşı etten kemikten bir savunmaydı. Çanakkale'nin geçilemeyeceğini anlayan müttefikler kara harekâtında da Türk savunmasını kıramadı ve sonunda geri çekilmek zorunda kaldı.
Bir var oluş mücadelesiydi Çanakkale
Ama Çanakkale savaşlarının bilançosu ağırdı. Savaşta yarım milyon insan yaşamını yitirmiş ya da yaralanmıştı. Çanakkale savaşlarında Osmanlı İmparatorluğu aralarında öğrenim çağında çok sayıda gencin de bulunduğu 250 binin üzerinde askerini şehit verdi. İngiliz ve Fransızlar da arkalarında 252 bin ölü bıraktılar.
Tarihin en büyük destanı, bir ölüm kalım savaşı, bir var oluş mücadelesiydi Çanakkale. Çelikten bir saldırıya karşı, etten, kemikten bir savunmaydı. Kimisi birer baba, kimisi daha çocuk denecek yaştaydı. Cephede kayıp çoktu. Diğer cephelerden asker getirilemediği için en yakın çevreden başlayarak, 15 yaşın üstündeki eli silah tutan bütün gençler, Çanakkale'ye sevk edildi. İşte o günler, köyde, kasabada erkeğin kalmadığı, gücü kuvveti ve boyu posu yerinde olan herkesin asker olduğu ya da asker olmak zorunda kaldığı kara günlerdi. 15'inde çocuklar okullarını, defterlerini sıralarında bırakarak, kalem tutan ellerine, silah verildi. İtirazları yoktu, vatan her şeyden önceydi. Tokat'tan çıktılar yola, türkülerle ağıtlarla. Çanakkale cephesinde savaştılar korkusuzca, öleceklerini bile bile atıldılar en ön safa.
Çanakkale Savaşı sırasında İtilaf Devletleri'nin kara çıkartmasına başlamaları ile birlikte cephede takviye kuvvetlere ihtiyaç vardı. Kayıplar çoktu. Cephedeki asker sayısı gün geçtikçe azaldı. Bir karar alındı ve yaş sınırı 15'e düşürüldü. Bu karar, sayısız genci cepheye taşıdı ve onlar, büyük destanın büyük isimleri oldular. Sayısız türkü yakıldı onlara, "Hey Onbeşli" türküsü de bunlardan biriydi.

Devamı için: http://www.dunyabizim.com/Manset/19908/canakkale-destani-100-yasinda-video.html

Bu haber toplam 747 defa okunmuştur
  • Yorumlar 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
    Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Sitede yayınlanan yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir.
Tel : 0312 232 05 71 - 72 | Faks : 0312 232 05 71-72 | Haber Scripti: CM Bilişim