• İstanbul 18 °C
  • Ankara 22 °C

İrfanî Öğretilerin Mayasıyla Yoğrulmuş Bu Topraklar

İrfanî Öğretilerin Mayasıyla Yoğrulmuş Bu Topraklar
Coşkun Karademir, sazıyla sözüyle ve gönlüyle irfan müziğimizin temsilcileri arasında önemli bir yer tutuyor. 'Kuşların Çağrısı' albümü ve geleneksel müziğimize dair Yağız Gönüler’in sorularını cevapladı.

“Şu dünyanın hâli böyle / yalan yahşî geçer şöyle / söyledikçe engin söyle / engin ol gönül engin ol” diye yazmış asırlar öncesinden Teslim Abdal.Coşkun Karademir sazıyla, kopuzuyla, sesiyle, imzasını attığı albümlerle son yılların öne çıkan gelenek temsilcilerinden. Emek verdiği albümlerini dinlerken bazen tasavvuf kitabı karıştırıyor, bazen Anadolu topraklarında kapı kapı geziyor, bazen de farklı coğrafyalardan kısa belgeseller izliyor gibi oluyor insan. Yolculuğunu, müziğimize bakışını kendi penceresinden izleyerek konuştuk.

Evvela senden albümün ortaya çıkış hikâyesini dinlemek isterim. The Secret Ensemble nedir ve “Call of the Birds” nasıl ortaya çıkmıştır? Neden “Kuşların Çağrısı”?

The Secret Ensemble, uzun zamandır gerçekleştirmeyi düşündüğüm bir oluşumdu. Hem içeriği hem de müziğini icra ediş biçimi itibariyle akılda ve gönülde pişmiş bir haldeydi zaten. Bir adım atmak gerekiyordu, atıldı... Kendini yeterince güçlü tarif ediyor diye düşüyorum topluluk. Yaklaşık bir yıl süren, her aşaması ve süreci titizlikle işlenen bir deneyimdi benim ve ekibim adına, şükür ki nihayete vardık güzel bir şekilde. Bir de buradaki önemli nokta da şu ki, Mahsa Vahdat'ın bizi kalpten kabullenişi de müziğimize ayrı bir güç ve seyir getirdi. Uzun sözün kısası, kalbimden aklıma intikal eden bir müzikti, dostlarımla bunu paylaştığımda da aynı ölçüde karşılığını gördüm kendilerinden, buna bir de Mahsa'nın güzel gönlü ve turna avazı eklenince bizim de hayalimizin ötesinde bir üretim gerçekleşti. Bahsettiğim bu seyir bir çağrıdır, gönülden gönüllere bir davet ile başladı ve yerini buldu. Böyle de devam edecektir inşallah...

Albümün sazendeleri arasında Murat Süngü, Emre Sınanmış, Yasin Özçimi, Hakan Gürbüz ve Ömer Arslan gibi kendi sazının çoktan eri olmuş sanatçılarımız da var. Hem müziğe meraklı dostlarımızın bilgi genişliği hem de böyle projeleri daha iyi analiz edebilmek için soruyorum; albümde seçtiğin sazlar hangileri ve özel sebepleri var mı?

Topluluk içerisinde kopuz, tembur, balaban, klasik kemençe, çello, akustik bas, ney, perküsyon, tanbur sazları bulunmakta. Evvela bu sazların ustaları olan dostlarıma sizin vasıtanızla bir kez daha teşekkür ederim. Ciddi bir zaman ve emek harcettiler bu yola, sağolsunlar, varolsunlar.

Sazların seçimlerine gelince, kendi hislerimizi anlattığına ve aktardığına inandığım sazları ve sazendeleri seçtim. Her müziğin dinamiği başkadır, bizim müziğimizin ifade ediliş biçimine en uygun sazlar da bunlardır bence. Mesela bağlama ile ney'i her yerde yan yana duyamazsınız. Ama bizde duyarsınız :) Burdaki sazların ve sazendelerin asıl varlık sebebi gönül birliktelikleridir. Bir meydandayız; elimizde bağlama var, ney var, balaban var, kemençe var, var oğlu var. Kalplerden parmak uçlarına sirayet eden bir yolun sesleri var burada.

 

Devamı için: http://www.dunyabizim.com/soylesi/24764/irfan-ogretilerin-mayasiyla-yogrulmus-bu-topraklar

Bu haber toplam 1024 defa okunmuştur
  • Yorumlar 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
    Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Sitede yayınlanan yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir.
Tel : 0312 232 05 71 - 72 | Faks : 0312 232 05 71-72 | Haber Scripti: CM Bilişim