• İstanbul 17 °C
  • Ankara 23 °C
  • İzmir 22 °C
  • Konya 21 °C
  • Sakarya 17 °C
  • Şanlıurfa 26 °C
  • Trabzon 19 °C
  • Gaziantep 24 °C
  • Bolu 12 °C
  • Bursa 19 °C

Medya Pazarında Defolu Türkçe - 21

C.Yakup ŞİMŞEK

Bu söz bir “cümle” olamamış. Yine de bir şeyler anlatabilmiş:
Bir şey hem “büyük ihtimalle” imiş hem de Vehbi DİNÇCAN’ın “kanaati”ymiş… O şey “Yılmaz Özdil tarafından yaptırılan… sorular”mış. Demek ki “soru” denen şey hazırlanmazmış, yapılır ve yaptırılırmış!..
Acaba yanlış mı anlıyoruz? Haydi, cümleyi biraz daha tefsir ve tabir edelim. Yahu bu “soru yapmak” denen şey sakın talebelerin birbirlerine “Kaç soru yaptın kız, son soruyu yaptın mı oğlum?” sözlerindeki gibi, yani “soruyu cevaplandırmak, çözmek” manasında kullanılmış olmasın!.. Ama o zaman ortada daha tuhaf bir vaziyet var demektir: Birtakım “soru”lar bir yandan halka soruluyor, bir yandan da Yılmaz Özdil tarafından birilerine çözdürülüyor… Kopya için mi acaba?..   

“Son olarak İstiklal Marşımızın sözlerini ve yazarını sordular.”

Demek ki İstiklal Marşı’mızın “şairi” değil “yazarı” varmış. O hâlde İstiklal Marşı’mız da roman veya hikâye türünden bir şey oluyor…
Fakat burada DİNÇCAN’a haksızlık yapmış olabiliriz. Belki de Mehmet Âkif’in manzum hikâyeciliğini hatırlamıştır da ondan "yazar" demiştir… Evet, niye olmasın?..

“Tek bir yürekten söylediğimiz, en büyük milli değerlerimizden biri olan İstiklal Marşımızı her sorulanın söylemesini beklerken, bir tanesinin zorlanarak okuması karşısında üzüntümü anlatamam.”

Yukarıdaki cümleyi tekrar okuyun ve aşağıdaki suali cevaplayın (Yoksa “aşağıdaki soruyu yapın” mı deseydim?):
DİNÇCAN, anlatamayacağı kadar büyük üzüntüye hangi tablo karşısında kapılmıştır?
A) Herkes İstiklal Marşı’nı mükemmel okurken içlerinden “bir tanesinin” maalesef “zorlanarak okuması karşısında…”
B) Hiç kimsenin İstiklal Marşı’nı okuyamayıp sadece “bir tanesinin” üstelik “zorlanarak okuması karşısında…”
Zavallı DİNÇCAN, sadece üzüntüsünü değil, ne demek istediğini de anlatamamış!..
“Tek bir Allahın kulu, Türk milletin bir ferdi okuyamaz mı? Okuyamazmış arkadaş.”

“Türk milletinin bir ferdi” demek yerine “Türk milletin bir ferdi” olur mu arkadaşım? Ayrıca buradaki “arkadaş” da kim oluyor? Marşı okuyamayan kişi mi, yoksa okuyucu mu?..

“Bazıları bu değerlerimizi bitirmek için caba sarf ediyor ya, başarmışlar en nihayet.”

Bunca yanlış için “ç a b a”ladıktan sonra bu da “c a b a”sı…

“Muhabirin İstiklal marşını oku dediği bir yaşını başını almış insanoğlu…
“90 yılını dolduran marşımızın tarih deki yerini mi bilmiyor bu millet?
“Mehmet Akif Ersoy'un o vakit tasarlanan para ödülünü almadan yazdığı bu şiirin, Osman Zeki Güngör tarafından bestelendiğini demi bilmiyor?
“Hala okullarda ki bayrak törenlerinde, şanlı marşımızı, tek yürek okuduğumuz İstiklal marşımızı kaldırmayı düşünen bir zihniyetin varlığı helal olmasın.”

Böylesine perişan, savruk, bozuk yazı olur mu?
Hele şu son cümleye bakın: Ne, helal olmasın, kime helal olmasın?

İstiklal Marşı’nı kimse bilmiyor diye kendini üzeceksin, marşa hayranlık duyup methiye düzeceksin; bunları yaparken de Türkçeyi  –  o marşın yazıldığı dili – böylesine ezip büzeceksin... Yani helal olsun!
Not: Vehbi DİNÇCAN’ın bu yazısını inşallah Hüseyin MOVİT okumaz!.. Hayır, rekabetten falan demiyorum; bu yazıdaki "bir tane" lafını, “da / de”lerin, “ki”lerin ahvâl-i perişanını görünce neresini düzelteceğini şaşırır, o da perişan olurdu… Bendeniz cümlelerin perişanlığından perişan oldum da bilirim…
Ne de olsa “Hâlini bilmez perîşânın perîşân olmayan…”
Bu yazı toplam 1094 defa okunmuştur.
  • Yorumlar 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
    Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu yazıya henüz yorum eklenmemiştir.
Yazarın Diğer Yazıları
Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Sitede yayınlanan yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir.
Tel : 0312 232 05 71 - 72 | Faks : 0312 232 05 71-72 | Haber Scripti: CM Bilişim