Bâki’den sonra ikinci 'Sultanu’ş Şuara' unvanına sahip olan Necip Fazıl'ın hayat hikâyesinde hâlen bilmediğimiz boşluklar yahut yaygın yanlış bilgiler bulunuyor. Bunlardan biri ise, üstâdın üniversite öğrenimi. Ali Adem Yörük, Dergâh dergisinde Necip Fazıl'ı İstanbul Hukuk Fakültesi’ndeki bilinmeyen kaydını kaleme aldı. Necip Fazıl şiiri, sıradışı mizacı, bereketli yazı hayatı ve mücadelesiyle Cumhuriyet döneminin müstesna ve nüfuzlu şahsiyetlerinden biridir. Buna rağmen, hayat hikâyesinin ana çizgilerinde bile hâlâ boşluklara ve yaygın yanlış bilgilere tesadüf edilir. Geride azımsanamayacak hacimde hatırat metinleri bırakmış olmasına rağmen Necip Fazıl, sıkı bir kronoloji takip edip nizamî bilgiler veren bir hatırat yazarı olmadığı gibi bu tür bir telif tarzını özellikle tercih etmemiş, hatta küçümsemiştir. Farklı metinlerde aynı hadiseyle ilgili yeni ayrıntılar, birbirini nakzeden veya telif edilmesi güç bilgiler, okuyucuyu (bilhassa tarihçiyi) zaman veya mekân tayininde mütehayyir bırakmalar, hiç bahsedilmeden geçilenler… Her hatırat metninde karşılaşılabilecek bu güçlüklerin daha girifti, daha ele avuca sığmazı onda. Kendi ifadesiyle peşinde olduğu: "Vakaları doğuran mânalar… Bunlar üzerindeyim. Onun içindir ki bu eserde gaye edindiğim hareket tamamiyle ruhîdir ve içinde vakaya göre ruh yerine, ruha göre vaka vardır". O bize belgelerde hiç yer almayacak olanı anlatmaktadır. "Umumiyetle kuvvetli, fakat silik vâkıalara karşı lâkayt hafızam…" ifadesi de yazdıklarının mahiyetine dair bir fikir vermektedir. İşte bu silik vakalardan biri de Künye'de iki Hukuk talebesini konuşturan, daha önemlisi Reis Bey'i kaleme alan Necip Fazıl'ın 1923-1924 ders yılında Hukuk Fakültesi'nde bir yıl kayıtlı kalmış olmasıdır. Eğer yanılmıyorsak Necip Fazıl, hiçbir metninde Hukuk Fakültesindeki talebelik yıllarından bahsetmemiştir. Hakkındaki çalışma ve hatıratlarda da buna dair bir bilgiye rastlayamadık. Hâlbuki Avrupa'ya gönderilecek talebeler için yapılan imtihanı kazandığı sömestrı bir yana bırakacak olursak, Darülfünunda talebe olarak bulunduğu üç sömestrın birini Felsefe Şubesinde, ikisini Hukuk Fakültesinde geçirmişti.
Necip Fazıl’ın İstanbul Hukuk Fakültesi’ndeki bilinmeyen kaydı
Türk Edebiyatı'nın mihenk taşlarından biri olan Necip Fazıl Kısakürek, şiirleri ve düşünce hayatı ile bizlere örnek olmuş şahsiyetlerden biri.
Bu haber toplam 1127 defa okunmuştur
- Yorumlar 0
Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
İbrahim Demirci: 1 Mayıs 1977 Pazar Gününden Bende KalanlarSevgili Necmettin Güner ile Erzurum’da tanıştık. Neşeli bir arkadaştı. Fransızca bölümü öğrencisiydi. Sanırım Yunus Emre Mahallesindeki evde bize bir gün karnabahar yemeği yapmıştı.
- 21:45 - Safahat Okumaları Prof. Dr. Selami Şimşek ile Devam Ediyor
- 14:41 - HALI DOKUYAN KADINLAR
- 14:25 - Akif Çarkçı: Modern köleliğin anatomisi
- 11:32 - Mustafa Özcan: Gönül frekansında buluşanlar
- 11:30 - Adnan Öksüz: İleriki yıllarda “Gazze Soykırımını Tel’in” denildiğinde hangi gençler akla gelecek?
- 11:28 - İbrahim Demirci: 1 Mayıs 1977 Pazar Gününden Bende Kalanlar
- 11:26 - Kırık Kalemler Dükkânı’na Dair Anlamlar
- 11:23 - Ergün Diler: Kavala resti
- 11:21 - Ergün Yıldırım: Ankara kimin başkenti ya da Hititler neyimiz olur?
- 10:51 - Ali Karahasanoğlu: DHKPC’yi-Deniz’i övenler, ‘aydınlar öldürüldü’ diyemez!
- 10:47 - Mustafa Kutlu: Korku zamanı
- 10:45 - Kadir Üstün: Hamas’ın ateşkesi kabulü ve İsrail’in Refah Operasyonu
- 10:43 - İsmail Yaşa: Netanyahu savaşı sürdürmekte ısrarlı
- 10:39 - Ferman Karaçam: Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli ve Önerilerimiz
- 10:35 - Kurtuluş Tayiz: Siyasette bahar havası
Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Sitede yayınlanan yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir.
Tel : 0312 232 05 71 - 72 | Faks : 0312 232 05 71-72 | Haber Scripti: CM Bilişim
Tel : 0312 232 05 71 - 72 | Faks : 0312 232 05 71-72 | Haber Scripti: CM Bilişim
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.