Ramazana Selȃm

Önder SAATÇİ

Bir yıl boyunca nefsin tuzaklarında kıvranan ruhlarımız nihayet huzura kavuşuyor. Ramazan bütün ihtişamıyla İslâm âlemini kucaklıyor. Yazın bu en sıcak günlerinde karşıladığımız mubarek ramazan gönüllerimizdeki ateşleri dindirecek, içinde barındırdığı bin bir hikmetle bizleri isyan batağından ilâhî  nurun aydınlattığı bir iklime sevk edecek.

Bu ramazan her yıl olduğu gibi yine Rabbimizin huzuruna varacağız. Her rükûda onun ezelî ve ebedî hükümranlığına boyun eğip her secdede topraktan geldiğimizi ve bir gün oraya tekrar döndürüleceğimizi nefislerimize yedire yedire insaniyet şerefine nail olacağız.

Bu ramazan bizi esfel-i safilin(alçakların en alçağı) mertebesine indiren kibrimizden, gururumuzdan taviz üstüne taviz vereceğiz. Camilere koşacak, teravihlerde zengin fakir demeden, genç yaşlı demeden, hangi partiye, cemaate, tarîkata mensup olduğuna bakmadan birlikte saf tutup el bağlayacağız. Kardeş olacağız.

Bu ramazan keselerin ağzını açacağız. Dünyalıklarımızdan, başkalarının payına düşeni sahiplerine teslim ederek cümle inananlarla helâlleşeceğiz.  Kardeşlerimizle hesaplaşmayı ahirete bırakmayıp bu dünyadan göçmeden ellerimizin kirlerinden arınacağız. Gönüller bina edecek, Mevlâmızdan, cennetteki köşklerimizi inşa etmesini dileyeceğiz.

Bu ramazan bol bol dua edeceğiz. Kalplerimizin pasını dualarla dökeceğiz. Rabbimizin rahmetinden nasibyab olmayı umarak ellerimizi göklere açacak, gönüllerimizi Rabbimizin rahmetine açacağız.

Bu ramazan yalnız kendimiz için değil, Türk ve İslâm dünyası için de dua edeceğiz. Irak’ta, Filistin’de, Afganistan’da, Doğu Türkistan’da, Karabağ’da Kırım’da kanayan yaralarımıza derman olacak müstecap dualarla kardeşlerimizin kalplerine giden yolları keşfedeceğiz.

Bu ramazan iftar sofralarına oturup Allah’ın nimetlerini paylaşacağız. Ağzımıza aldığımız her lokmada Allah’ın kudreti karşısındaki aczimizi bir kez hatırlayıp onun lutfuna keremine mazhar olmanın sevincini doya doya yaşayacağız. Dostlarımızı, akrabalarımızı evimizde ağırlarken muhabbet tazeleyecek, sıla-yı rahim takviye edeceğiz. Cenette de bir arada haşrolunmayı dileyecek, cennet sofralarına birlikte kurulmayı temenni edeceğiz.

Bu ramazan çocuklarımızı da unutmayacağız. Onları sevindirerek sadakalarımıza sadakalar katacağız. Mükâfaatını da Ȃlemlerin rabbinden umacağız.

Bu ramazan teravihlerle,  mukabelelerle, vaazlarla camileri şenlendirecek, sonunda da kendi gök kubbemiz altında bayram namazını kılacağız. Her teravihte Resul-i Ekrem Efendimiz’e salat ü selâm edecek, onun kıyamet gününde, Rabbimizin de izniyle, bize şefaatçi olmasını  arzu edeceğiz. İki cihan güneşinin gölgesine sığınarak cennetin kapılarını aralayacağız.

Bu ramazan yine sahurlara kalkarak gecelerimizi de ibadetlerle ihya etmenin hazzını, heyecanını duyacağız. Çocuklarımızı da sahur sofralarına oturtarak onları da Mevlâ-yı zülcelâl’in rahmet sofrasının misafirleri haline getirecek, analık babalık vazifemizi ifa etmiş olacağız.

On bir ayın sultanı bir kere daha Müslümanları şereflendiriyor. Ne mutlu bir ramazana daha kavuşanlara. Ne mutlu onu hakkıyla idrak edenlere…

19.07.2012

Bu yazı toplam 1613 defa okunmuştur.
  • Yorumlar 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
    Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu yazıya henüz yorum eklenmemiştir.
Yazarın Diğer Yazıları
Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Sitede yayınlanan yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir.
Tel : 0312 232 05 71 - 72 | Faks : 0312 232 05 71-72 | Haber Scripti: CM Bilişim